Hadis-i Şerifler

ve

Ehl-i Sünnet Alimlerinin Kitapları

Esas Alınarak Hazırlanan

MEÂL-İ ŞERÎF ve TEFSÎR

ZİYÂÜ’L-KUR’ÂN

6 Şaban 1426

10 Eylül Cumartesi 2005

1. Fâtiha Sûresi

Mekke döneminde inmiştir. Yedi âyettir. Kur'ân-ı Kerîm’in ilk sûresi olup açan/açıcı manasındadır. Sûrenin ayrıca, Ümmü'l-Kur'ân, el-Hamd, el-Kenz, Ümmü'l-Kitâp, el-Esâs, el-Vâfiye, el-Kâfiye, es-Seb'u'l-Mesânî, eş-Şifâ’, es-Salât" gibi başka isimleri de vardır.

Sûrede övme ve övülmeye lâyık bir tek varlığın ancak Allahü teâlânın olduğu, O’nun hakimiyeti, kulluğun ancak O’na yapılacağı, kulların doğru yolu bulmaları, gazaba uğrayan ve hak yoldan ayrılanların inançlarına düşmemeleri için Allah’a yalvarmaları anlatılmaktadır.

Fâtiha sûresi, hadis-i şeriflerde açıklandığı gibi her derde deva büyük bir duadır.

1/1. Rahmân (ve) Rahîm (olan) Allah’ın ismiyle.

1/2. Hamd (övme ve övülme), (bütün varlıkları yaratan, yer ve göklerde olanları insanın istifadesine ve hizmetine sunan, ihsanı ve lütfu bol) âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.

1/3. (O,) Rahmândır (yağmuru yağdırarak, çeşitli rızık ve nimetler göndererek dünyada bütün yaratılmışlara merhamet edendir), Rahîmdir (dünyada Mü’minlere hidâyet ve iyilikler ihsan eden ve Ahiret’te de yalnız onlara merhamet edendir).

1/4. (O,) dîn (ceza ve hesap veya hiç kimsenin kimseye - O’nun izni olmadan - hiçbir şekilde fayda veremeyeceği, emrin ve hükümranlığın yalnız Allah’a ait olduğu “İnfitâr,19” âhiret) gününün (tek) Mâliki (sâhibi)dir.

1/5. (Ey Rabbimiz!) Ancak sana ibâdet ederiz (Canlı ve cansız bütün varlıkları yaratan, âlemleri çeşitli nimetlerle donatan sensin! Eşin ve benzerin yoktur. Varlıklar senin irâde, kudret ve emrine boyun eğmişlerdir. Hepsi âciz, muhtaç ve fânidir. Senden başka ibâdet edilmeye lâyık bir varlık yoktur.) ve (hastalıklardan korunarak güç ve kuvvet kazanabilmemiz, ibâdetleri ve diğer kulluk görevlerimizi sağlıklı ve istekli olarak yerine getirebilmemiz için) ancak senden yardım dileriz.

1/6. Bizi (itikat, söz ve işlerimizde) sırât-ı müstakîme (hak yola, İslâm dininin gösterdiği yola) hidâyet eyle (bu yolda sabit eyle ve başarılı kıl).

1/7. Kendilerine nimet verdiğin kimselerin (peygamberlerin, sıddîkların, şehitlerin ve sâlihlerlerin “Nîsâ’,69”) yoluna (hidâyet eyle); (Tevrât’ı değiştirip Bakara,75” Muhammed “aleyhisselâm”a ve Kur’ân-ı Kerîm’e îman etmedikleri için) gazâba uğrayanların Bakara,61 ve (İncîl’i değiştirip “Âl-i İmrân,78” son peygamber ve son din İslâm’a inanmayı reddettiklerinden dolayı) sapıtanların “Mâide,77 (yoluna) değil! (Bu yanlış yollara sapmaktan bizi koru ya Rabbî! “Ey Rabbimiz, bizi hidâyete erdirdikten sonra kalplerimizi haktan” saptırma “Âl-i İmrân,8”!)

 

Meâl-i Şerîf (Ehl-i Sünnet Alimleri: Beydâvî, Celâleyn, Nesefî, Semerkandî...)

 

0 ﴿