18/9. (Resûlüm) sen, (uzun zaman uykuda kalan) Ashâb-ı Kehf’ ve Rakîm'i (sadece bu ikisini) mi bizim ibret verici delillerimizden sandın? (Hayır, öyle değil. Diğer büyük âyetler ve yüce Allah'ın akla durgunluk veren yaratıkları karşısında, bunlar, önemsiz kalır “Ebussuûd Efendi”.) (“Kehf”, geniş mağara demektir. "Rakîm" da mağaraya konulan kitâbe veya mağaraya sığınan gençlerin mensup olduğu yerleşim yerinin adı yahut yüksek dağ ve tepe anlamına gelmektedir. Ayrıca "Rakîm" ashâbı da vardır. Üç arkadaş yağmurdan bir mağaraya sığınmışlardı. Birden dağdan kopan bir kaya mağaranın ağızını kapatmıştı. Onlar da Allah için yaptıkları iyilikleri söyleyerek oradan kurtulmuşlardı “Beydâvî”.)

 

Meâl-i Şerîf (Ehl-i Sünnet Alimleri: Beydâvî, Celâleyn, Nesefî, Semerkandî...)

 

9 ﴿