33/56. Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber'e salât ediyorlar. Ey îman edenler! Siz de ona salât edin, selâm edin (“Allahümme salli alâ Muhammed ve alâ âli Muhammed”, deyin).

(Allahü teâlâ’nın Peygambere salât etmesi, rahmet ve mağfiret etmesi; Meleklerin salât etmesi, şanının yüceltilmesini dilemeleri; Mü'minlerin salât etmesi ise, dua etmeleri manasına gelir.

Hadis-i Şerifler:

Allah’ım, Muhammed'e ve Muhammed'in âline salât eyle! Nitekim sen İbrâhim'in âline salât etmiştin. Şübhe yok ki, Sen Hamîdsin (çok öğülmüşsün), Mecîd'sin (yüksek kerem ve şeref sahibisin). Allah’ım, Muhammed'e ve Muhammed ailesine - İbrahim ailesine bereket ihsan ettiğin gibi - bereket ihsan eyle! deyiniz. “Buhârî, Tefsîr, Ahzâb sûresi".

Kim bana bir defa salât getirirse, Allah o kimseye on defa salât eder, on hatâsı silinir ve on derece yükseltilir. “Nesâî, Sehv, 55.

Kıyâmet gününde insanların bana en yakın olanları; bana en çok salât ve selâm getirenlerdir. “Tirmizî, Vitr, 21”.

Bana selâm veren kimsenin selâmına mukâbele etmem için Allah, rûhumu bana iâde eder. “Ebû Dâvud, Menâsik, 96”.

Yeryüzünde Allah’ın seyyah/gezici melekleri vardır. Onlar, ümmetimin selâmını ânında bana ulaştırır. “Nesâî, Sehv, 46”.

Kim bana bir defa salât ü selâm getirirse, bu sebeple Allahü teâlâ da ona on misli merhamet eder. “Müslim, Salât, 70”.

Biriniz duâ edeceği zaman, önce Allahü teâlâ’ya hamd ü senâ etsin, sonra bana salât ü selâm getirsin. Daha sonra da dilediği şekilde duâ etsin. “Tirmizî, Deavât, 64”.)

 

Meâl-i Şerîf (Ehl-i Sünnet Alimleri: Beydâvî, Celâleyn, Nesefî, Semerkandî...)

 

56 ﴿