41/50. Yemin olsun! Başına gelen bir zarar (sıkıntı ve belâ)dan sonra kendisine tarafımızdan bir rahmet (âfiyet ve zenginlik) tattırsak mutlaka "(Allah’ın verdiğini unutarak) bu benimdir (çalışmam sayesinde elde ettiğim hakkımdır), Kıyametin kopacağını da sanmıyorum. Yemin olsun, (şayet Müslümanların dediği gibi) Rabbime döndürülürsem, şüphesiz O'nun yanında benim için en güzeli (cennet) vardır." der. Yemin olsun, biz (şânı yüce Allah), kâfirlere yaptıklarını (peygamberlerini yalanlamalarını) mutlaka haber vereceğiz ve yemin olsun, onlara mutlaka (kurtulmaları mümkün olmayan) ağır azaptan tattıracağız (en şiddetli azap ile cezalandıracağız).

 

Meâl-i Şerîf (Ehl-i Sünnet Alimleri: Beydâvî, Celâleyn, Nesefî, Semerkandî...)

 

50 ﴿