28

58. MÜCÂDELE SÛRESİ

Rahmân (ve) rahîm (olan) Allah’ın ismiyle.

58/1. Bir kişi hanımına “sen bana annemin sırtı gibisin" diyerek zihar yapmıştı. Kadın da Resûlüllah'e gelip bu durumun hükmünü sordu. Bunun üzerine Resûlüllah kadına “sen ona haram kılındın” diyerek cevap vermiştir. Ki, cahiliyye Arapları arasında bilinen şey şuydu: Zihar, ebedî ayrılığı gerektirmektedir. Kadın Havle Binti Sa’lebe, kocası ise Evs b. Sâmit idi.

(Ey Resûlüm! Allah (kendisine zihârda bulunulan ve) kocası hakkında (sana tekrar tekrar mürâcaat edip) seninle mücadele eden ve (yalnızlığından, fakir düştüğünden, küçük kız çocuklarını zevcine bırakırsa perişan olacağından, kendisi alırsa, aç kalacağından) Allah'a şikâyette bulunan (kadın)ın sözünü işitmiştir. Allah sizin (tekrar tekrar) konuşmanızı (zaten) dinlemekteydi. Çünkü Allah, hakkıyla işitici, her şeyi görücüdür. (Zihâr bir adamın karısını; annesi, kayınvalide ve sütkardeşi gibi ebediyyen mahremi olan bir kadının bakılması câiz olmayan bir yerine benzetmesidir. Meselâ, “Sen bana anamın sırtı gibisin” veya “karnı gibisin” demek, “zihâr”dır. Câhiliye döneminde zıhâr, kadını kocasına ebediyyen haram kılardı. İslâm ise kefâret uygulaması ile bu haramlığın ortadan kalkacağı hükmünü getirdi.)

 

Meâl-i Şerîf (Ehl-i Sünnet Alimleri: Beydâvî, Celâleyn, Nesefî, Semerkandî...)

 

1 ﴿