101. KÂRİA SÛRESİ

Rahmân (ve) rahîm (olan) Allah’ın ismiyle.

101/1. Kâri’a! (Korkunç ve dehşet verici hâlleriyle kalpleri çarpacak olan!)

101/2. Nedir o “Kâri’a”?

101/3. (Ey Resûlüm!) “Kâri’a”nın ne olduğunu sana bildiren nedir? (Sen onun ne olduğunu bilir misin?)

101/4. (“Kâri’a”, Kıyâmet günüdür ki,) o gün insanlar, (ateşin veya kandilin etrafına dökülmüş) darmadağın pervâneler gibi olurlar.

101/5. Dağlar da (dağılmış toz haline gelerek1) atılmış renkli yün(ler) gibi olur.

1 Bk. Vâkı’a 56/6.

101/6. İşte (o gün) kimin (Mizân’daki) tartıları (hayır ve iyilikleri, kötülüklerinden) ağır gelirse,

101/7. Artık o, hoşnut (râzı olacağı) bir hayatta (cennette)dir.

101/8. Fakat kimin de tartıları (hayır ve iyilikleri, kötülüklerinden) hafif gelirse,

101/9. Artık onun ana(yurdu, sığınacağı yeri) hâviye (çukur)dur.

101/10. (Ey Resûlüm!) “Hâviye”nin ne olduğunu sana bildiren nedir? (Sen onun ne olduğunu bilir misin?)

101/11. O, çok kızgın bir ateştir (cehennem ateşidir).

 

Meâl-i Şerîf (Ehl-i Sünnet Alimleri: Beydâvî, Celâleyn, Nesefî, Semerkandî...)

 

0 ﴿