103Eğer onlar îman etseler ve Allah'tan korksalardı, Allah katındaki sevap daha hayırlı olurdu; eğer bilselerdi! "Eğer onlar îman etselerdi” peygamberlere ve kitaplara "Allah'tan korksalardı” günahları terk ederek, Meselâ Allah'ın kitabını arkaya atmak ve büyü öğrenmek gibi "Allah katındaki sevap daha hayırlı olurdu". Bu da lev'in cevabıdır. Aslı leüsibu mesubeten min indillahi hayran mimma şerev bihi enfüsehüm idi. Fiil atıldı, kalandan bir isim cümlesi kuruldu, sevabın devamlılığını ve kesin hayır olduğunu göstermesi istendi. Mufaddalunaleyh (nefislerini sattıkları şey) de mufaddahn (sevabın) ona nisbetinden gocunarak hazfedildi. Mesube'nin nekire olması da manadan dolayıdır, zira mana leşeyün minessevabi hayr şeklindedir. Şöyle de denilmiştir: Lev temenni içindir, lemesubetün de söz başıdır. Meşveret vezninde lemesvebetün de okunmuştur. Amelin karşılığına sevap ve mesubet denilmesi, iyilik edenin ona dönmesindendir. (Sevb dönmek manasınadır). "Eğer bilselerdi!” Allah'ın sevabının onların içinde bulundukları şeyden daha hayırlı olduğunu! Aslında bilmişlerdir de ancak düşünmeyi veya ilimle amel etmeyi terk ettikleri için onl arı câhil saymıştır. |
﴾ 103 ﴿