146Kendilerine kitap verdiklerimiz, onu oğullarını tanır gibi tanırlar. Muhakkak onlardan bir grup bildikleri hâlde hakkı gizlerler. "Kendilerine kitap verdiklerimiz” yani onların alimleri, (onu bilirler) zamir daha önce geçmese de Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem'e râcidir, çünkü kelâm ona delâlet etmektedir. İlme yahut Kur'ân'a veyahut kıblenin tahviline râcidir de, denilmiştir. "Oğullarını tanır gibi” birinciye şahitlik etmektedir, yani onu sıfatlarıyla tanırlar, tıpkı kendi oğullarını tanıdıkları gibi. Onu başkalarıyla karıştırmazlar. Hazret-i Ömer radıyallahü anh, Abdullah b. Selâm radıyallahü anh'e Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem'den sordu, o da: Ben onu kendi oğlumdan daha iyi tanırım, dedi. O da: Niçin, dedi? O da: Çünkü ben Muhammed'in peygamberliğinden şüphe etmem, ama çocuğuma gelince, belki annesi hainlik etmiş olabilir, dedi. "Muhakkak onlardan bir grup bildikleri hâlde hakkı gizlerler” inat edenleri belirtmekte ve îman edenleri istisna etmektedir. |
﴾ 146 ﴿