118Ey îman edenler, sizden başkalarını sırdaş edinmeyin; onlar size fesat yapmakta kusur etmezler. Sıkıntıya düşmenizi isterler. Kin ve nefretleri ağızlarından belli olmuştur. Göğüslerinin gizledikleri ise daha büyüktür. Eğer aklınızı çalıştırıyorsanız âyetleri size açıklamış bulunuyoruz. "Ya eyyühel lezine amenu lâ tettehizu bitaneten” bitaneten veliceten demektir ki, o da kişinin sırrını verdiği kimsedir, sırdaşıdır. Elbisenin bitanesine (astarına) benzetilmiştir. Nitekim o, şiar'a (şa're, kıla, tene değen elbiseye) de benzetilmiştir. Aleyhis-salâtü ves-selâm Efendimiz: Ensâr şiar'dır, diğer insanlar da disar'dır (dişliktir) buyurmuştur. (Sizlerden başkasını) Müslümanlardan başkasını demektir ki, lâ tettehizu'ya ya da bitane'nin mahzûf sıfatına mütaallıktır yani bitaneten kâineten min duniküm demektir. "Lâ ye'luneküm habâla” yani aranızı bozmakta kusur işlemezler demektir. Üluvv kusur etmek demektir, aslı harf ile geçişli kılınmaktır, harfsiz iki mefula geçişli olması, Meselâ lâ âluke nüshan (sana nasihati esirgemem) sözünde olduğu gibi, men ve eksiklik manasını taşıdığı içindir. (Şiddetli zarar ve sıkıntınızı isterler) demektir. "Mâ” edâtı mastariyedir (temennev aneteküm) demektir. "Kin ve nefretleri ağızlarından taşmıştır” yani konuşmalarında görülmektedir, çünkü onlar aşırı nefretlerinden dolayı dillerine sahip olamazlar. "Göğüslerinin gizledikleri ise daha büyüktür” görünenden, çünkü görünmesi görüş ve irâdelerinden değildir. "Âyetleri size açıklamış bulunuyoruz” ihlâs ve mü'minlere dostluğun ve kâfirlere düşmanlığın vâcip olduğunu gösteren âyetleri demektir. "Eğer akhnızı çalıştırıyorsanız” eğer açıklananları anlıyorsanız. Dört cümle illet göstermek için yeni söz başı olarak getirilmiştir. İlk üçünün bitane'nin sıfatı olması da câizdir. |
﴾ 118 ﴿