195Rableri de onlara şöyle icabet etti: Şüphesiz ben, sizden erkek olsun veyahut kadın olsun - ki, hep birbirinizdensiniz - amel edenin amelini zâyi etmem. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, savaştılar ve öldürüldüler, ben de mutlaka onların kötülüklerini örteceğim ve Allah katından bir sevap olarak onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. Sevabın güzeli Allah kalındadır. "Rableri de onlara şöyle icabet etti” yani isteklerine cevap verdi, isticabe kalıbı ecabe'den daha özeldir ve doğrudan veya lâm ile geçişli olur. "Enni lâ udıyu amel amilin minküm” bienni lâ udıyu demektir. Gizli kavl maddesiyle inni de okunmuştur. "Erkek olsun veyahut kadın olsun” bu da amel edeni açıklamaktadır. "Birbirinizdensiniz” çünkü erkek dişiden, dişi de erkektendir ya da ikisi de bir asıldandır yahut aralarında temas ve birlik vardır veyahut dinde birlik ve ittifaktan dolayıdır. Bu da ara cümlesidir, onunla amel edilen şeylerde kadınların erkeklere ortak oldukları açıklanmıştır. Rivâyete göre Ümmü Seleme: Ya Resûlallah, Allahü teâlâ’nın hicrette erkeklerden bahsettiğini görüyorum da kadınlardan bahsettiğini görmüyorum, dedi. Bunun üzerine "hicret edenler...” kısmı indi. Bu da amel edenlerin amellerini ve onlar için ne gibi övücü ve büyütücü sevabın olduğunu açıklamaktadır. Mana da şöyledir: Onlar ki, din için şirkten yahut vatan ve aşiretlerinden hicret ettiler "yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar” Allah'a îman sebebiyle ve onun için (savaştılar) kâfirlerle (ve öldürüldüler) cihâdTâ Hâ.mze ile Kisâî aksine (ve kuttilu ve katelu) okumuşlardır. Çünkü vâv tertip icap etmez. İkincisi (katelu ve kutilu) daha üstündür. Ya da maksat şöyledir: Onlardan bir topluluk öldürülünce kalanlar savaştılar, zayıflık emaresi göstermediler. İbn Kesîr ile İbn Âmir de teksir için kuttilu okumuşlardır. "Mutlaka kötülüklerini örteceğim” sileceğim "ve Allah katından bir sevap olarak onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım” yani onlara Allah katından ondan bir lütuf olarak büyük bir sevap vereceğim. Sevaben te'kit edici mastardır. "Sevabın güzeli Allah katındadır” taatlara verdiği sevap ve buna da gücü yeter. |
﴾ 195 ﴿