2

 Kâfirler zaman zaman Müslüman olsalardı, diye temenni edecek.

 (Kâfirler zaman zaman Müslümanlar olsalardı, diye temenni edecek) Müslümanlar zafere kavuştukları zaman yahut ölüm gelip çattığı zaman veyahut kıyâmet gününde. Nâfi' ile Âsım şeddesiz olarak (rübema) okumuşlardır. Feth ile ve şeddesiz olarak "rebema” da okunmuştur. Onda sekiz lügat vardır: Ra'nın fethi ile şeddeli ve şeddesiz, müenneslik te'si ile ve onsuz olarak.

"Rübema"daki kâffedir onu cer etme fonksiyonundan çıkarır; o zaman fiile dahil olması câizdir. Hakkı da fiilin mâzi olmasıdır. Ancak Allahü teâlâ’nın verdiği haberler mâzi gibi tahakkuk ettiğinden muzâri onun yerine konulmuştur (yeveddü).

Şöyle de denilmiştir:

"Mâ” nekiredir, mevsûftur, şu beyitte olduğu gibi:

Bazen nefisler öyle şeyden hoşlanmaz ki,

Onun bağın çözülmesi gibi halli vardır.

Rübbedeki azlığın manası şunu bildirmektedir ki, eğer onlar bir defa İslâm olmak isteselerdi, ona koşmaları gerekirdi, kaldı ki, onu her an isteyeceklerdir.

Şöyle de denilmiştir: Kıyametin korkuları onları dehşete düşürür, bir ara fırsat bulacak olsalar onu temenni edeceklerdir. İstekleri anlatılırken gâip sıygasının kullanılması: Halefe leyefalenne keza (şöyle yapacağına yemin etti) kavlindeki gibi geçmişi hikâye babındandır.

2 ﴿