47

Yahut onları korku üzerinde yakalamasından (emin mi oldular?) . Şüphesiz Rabbin hakikaten çok şefkatlidir, çok merhametlidir.

"

Yahut onları korku üzerinde yakalamasından” Meselâ kendilerinden önce bir kavmi helâk etmekle onlar da azabın gelmesinden korkarlar ya da canlarının ve mallarının helâk oluncaya kadar yavaş yavaş azalmasından korkarlarken. Bu da Tehavveftuhu deyiminden gelir ki, azaltmaktır.

Rivâyete göre Hazret-i Ömer radıyallahü anh minberde "bu âyet hakkında ne dersiniz?” dedi. Hüzeyl kabilesinden bir ihtiyar kalktı: Bu bizim lehçemizdendir, tehavvuf azalmaktır, dedi. O da: Araplar bunu şiirlerinde kullanmışlar mıdır, dedi? O da: Evet, şairimiz Ebû Kebir, devesini anlatırken şöyle demiştir, dedi:

Semer keçeleşmiş hörgücünü vurdu (yedi)

Törpünün ok ağacını kazıdığı gibi.

Hazret-i Ömer de: Divanlarınıza sarılın, şaşmazsınız, dedi. Onlar da: Divanlarımız nedir, dediler? O da: Cahiliye şiiridir; onda kitabınızın tefsiri ve kelâmınızın manası vardır, dedi.

"Şüphesiz Rabbin hakikaten çok şefkatlidir, çok merhametlidir” o kadar ki, sizi hemen cezalandırmaz.

47 ﴿