4

 Şüphesiz Fir'avn o yerde büyüklendi, halkını fırkalara ayırdı ve onlardan bir gurubu zayıflatıyor, oğullarım kesiyor ve kadınlarını sağ bırakıyordu. Gerçekten o, bozgunculardandı.

"Şüphesiz Fir'avn o yerde büyüklendi” bu da anlatılacak olanı açıklamak üzere yeni söz başıdır, yer de Mısır yeri, toprağıdır.

"Halkını fırkalara ayırdı” istediği şeyde arkasına düşecek sürülere ayırdı ya da ona itaatte birbirlerini izleyen fırkalara yahut hizmetinde kullanacak sınıflara demektir, her sınıfı bir iş kolunda kullanıyordu.

Ya da partilere ayırdı ki, birbirlerine düşman olsunlar da birleşmesinler.

"Onlardan bir grubu zayıflatıyordu” onlar da İsrâîl oğulları idi, bu cümle caale'nin fâ'ilinden hâl’dir ya da şiyean'in sıfatıdır yahut yeni söz başıdır. (Oğullarını kesiyor ve kadınlarını sağ bırakıyordu) bu da o cümleden bedeldir. Bunu da şunun için yapıyordu; çünkü bir kâhin, İsrâîl oğullarından bir çocuk doğacak; mülkünü alıp götürecektir, demişti. Bu da gayet ahmak olduğunu gösterir; çünkü eğer doğru idiyse öldürmekle bunu önleyemezdi; eğer yalan idiyse öldürmenin ne manası vardı?

"Gerçekten o, bozgunculardandı” bunun için asılsız bir hayal üzerine Peygamber evlatlarından birçoklarını öldürmeye cesaret etti.

4 ﴿