2

 Sürelerine vardıkları zaman onları iyilikle tutun yahut onlardan iyilikle ayrılın. İçinizden adalet sâhibi iki kimseyi şâhit tutun. Namazı dosdoğru kılın. İşte Allah'a ve âhiret gününe îman edene bu öğüt veriliyor. Kim Allah'tan korkarsa, ona bir çıkış yeri kılar / gösterir.

"Sürelerine vardıkları zaman” iddetlerinin sonlarına yaklaştıkları zaman "onları tutun” onlara ricat edin "iyilikle” güzel geçim ve münasip nafaka ile "yahut onlardan iyilikle aynim” hakkı yerine getirmek ve zarar vermekten kaçınmakla, zarar vermek ona ricat edip sonra da iddetini uzatmak için onu boşamakla olur.

"İçinizden adalet sâhibi iki kimseyi şâhit tutun” ricate yahut ayrılığa, bu da şüpheden kaçınmak ve kavgayı kesmek içindir ki, menduptur, çünkü Allahü teâlâ:

"Akit yaptığınız zaman şâhit tutun” (Bakara: 282) buyurmuştur. Şâfiî'den de ricatte şâhit tutmanın vâcip olduğu rivâyet edilmiştir.

"Şahitliği yapın” ey şâhitler, ihtiyaç olduğu zaman "Allah için” onun rızâsı için dürüstlükle yapın.

"İşte bu öğüt veriliyor” şahitliğe ve doğru yapmaya yahut Âyetteki her şeye teşvik etmek istiyor "Allah'a ve âhiret gününe îman edene” çünkü ondan yararlanacak olan ve bunu zikretmekten kast edilen de odur.

"Kim Allah'tan korkarsa, ona bir çıkış yolu gösterir".

2 ﴿