9(Onlar da): "Evet, gerçekten bize bir uyarıcı geldi; bizse yalanladık ve: "Allah hiçbir şey indirmedi. Siz ancak büyük bir sapıklıktasınız” dedik, derler. "Onlar da: "Evet, gerçekten bize bir uyarıcı geldi; bizse yalanladık ve: "Allah hiçbir şey indirmedi. Siz ancak büyük bir sapıklıktasınız” dedik, derler” yani elçilere inanmadık ve onları yalanlamada ileri gittik, öyle ki, kitap indirmeyi ve peygamber göndermeyi tamamen reddettik. Onlara, sapık, dedik. Âyette geçen nezîr ya çoğul manasınadır, çünkü faü veznindedir ya da mastardır, muzâf takdir edilmiştir yani ehlü inzarın (korkutma ile görevliler) demektir yahut da mübalağa için bu sıfatı taşıyan demektir. Ya da nezîr tek içindir hitap da muhatabı gâipten çok kabul ederek ona ve emsallerinedir. Ya da mana şöyledir: Giren bölükler: Bizden her gruba Allah'tan bir peygamber geldi, biz de onları yalanladık ve onları sapıklıkla itham ettik, derler. Hitabın gizli kavl maddesi ile zebanilerden kâfirlere olması da câizdir ki, o zaman sapıklık dünyadaki sapıklıkları ya da o anda içinde bulundukları azapları demek olur (böyle derler). |
﴾ 9 ﴿