4Onu bürüdüğü zaman geceye, "Onu bürüdüğü zaman geceye” güneşi bürüyüp de ışığını kapattığı zaman ya da ufukları veyahut yeri bürüdüğü zaman demektir. Atıf vâv'ları ilk kasem ve bi-zatihi cer edâtı olan ve kasem fiili yerine geçmekle kasemin atılmasını icap eden ilk vavın yerine geçtikleri için mecrûrları (kameri,n-nehari,lleyli) ve zarfları (izâ telaha, izâ celleaha) geçen iki mecrûra (eş-şemsi) ve zarfa (duhâha) kendilerinden sonra gelene bağlamışlardır, tıpkı şu örnekte olduğu gibi: Darabe zeydün amren ve bekrün hafiden, bunu da değişik iki âmile atfetmeden fâil ve mef'ûl olarak yapmıştır (yani burada bir âmilin iki mamulüne atıf yapılmış gibidir. Ayrı iki âmil olsa idi câiz olmazdı). |
﴾ 4 ﴿