30(Hatırla, Ey Resûlüm Muhammed! ), bir zamanlar Rabbin meleklere ” Ben yeryüzünde bir halife orada hükümlerimi yerine getirecek bir insan, Âdem yaratacağım buyurmuştu. Melekler de: 'Yeryüzünde günah işleyerek fesat çıkaracak ve kanlar dökecek birini mi cin neslinin yaptığı gibi öldürerek kan döken birini mi yaratacaksın. Cinler (önceden) dünyada iken bozgunculuk yapınca, Allahü teâlâ onların üzerlerine Melekleri gönderdi. Melekler de onları adalara ve dağlara kovdular. Bizler ise Sana hamdetmekle beraber tesbih ederiz. “sübhânallâhi ve bi-hamdihı “ deriz ve seni takdis eyleriz. Seni, sana lâyık olmayan şeylerden tenzih ederiz. Netice olarak halife olmaya biz daha lâyıkız (dediler). Allahü teâlâ da: “Şüphesiz ki, sizin bilemeyeceğiniz şeyleri (Âdem'in halife seçilmesindeki maslahatı ve şüphesiz ki, onun zürriyetinin içinde itâatkâr ve âsi kişiler olup onların arasında adâletin zuhur edeceğini) ben bilirim. “ diye buyurmuştur. Melekler “Rabbimiz, o kişiyi geçtiğimiz ve onun görmediği şeyleri gördüğümüzden dolayı kendisinin üzerine bizden daha kerîm ve daha bilgili bir mahlûk katiyen yaratmaz “ dediler. Sonra Allahü teâlâ, Âdem'i yerin edîminden yüzünden (üst kısmından) yarattı. Şöyle ki, yeryüzünün bütün renklerinden (bir araya gelmiş) bir kabza (toprak) aldı ve değişik sularla yoğurdu. Sonra onu şekillendirdi ve ona ruh üfledi. Böylece donuk bir şey iken hissedebilen bir canlı oldu. “zâlike “ deki lâm zâiddir. “ Bizler ise...... “ cümlesi hâldir. |
﴾ 30 ﴿