150

Allahü teâlâ Mescİd-i Harâm'a dönmeyi, sefer hükmü ile gayrisinin eşitliğini beyan etmek için bir daha tekrar etti. Ve her nereden sefere çıkarsan hemen yüzünü Mescid-i Harâm cihetine çevir ve her nerede bulunursanız yüzlerinizi onun tarafına çeviriniz. Tâ ki, nâs Yahûdiler ve müşrikler için sizin üzerinize bir hüccet, Mescid-i Harâm'dan gayrısına yönelmeye karşı bir mücâdele bulunmasın. Yahûdilerin“ dinimizi hem inkâr ediyor, hem kıblemize tâbi oluyor“, müşriklerin de “İbrâhîm (aleyhisselâm)'in dinini iddia ediyor, fakat kıblesine muhalif oluyor “sözlerine karşılık olsun, onların sizinle mücadelesi yok olsun diye. Ancak onlardan inattan dolayı zâlim olanlar müstesna. Çünkü onlar şöyle diyorlardı: “O, Mescid-i Harâm'a ancak babalarının dinine meylettiğinden dolayı döndü. “ Bu şekilde hiç kimse size bir isnatta bulunamaz. Eğer olursa, bu onların (bâtıl) sözü olur. Artık onlardan korkmayınız, Mescid-i Harâm'a dönülmesi hususunda onların mücâdelesinden korkmayınız. Ve emrime yapışmakta benden korkunuz. Hem üzerinize dininizin malûmatlarına hidâyet etmekle sizin üzerinize olan nimetimi tamamlayayım. Böylece hakka hidâyet bulmuş olursunuz.

.....her nerede bulunursanız yüzlerinizi onun tarafına çeviriniz. Tekid için bu cümleyi tekrar etti.

Liellâ yekûne'nin üzerine ma'tûftur.

Ancak onlardan inattan dolayı zâlim olanlar müstesna. Çünkü onlar şöyle diyorlardı: “O, Mescid-i Harâm'a ancak babalarının dinine meylettiğinden dolayı döndü “-Âyetteki istisna istisnayı muttasıldır- mânâya gelince; Size hiç bir kimsenin sözü olamaz. Ancak bunların sözü olabilir.

150 ﴿