189

Ey Resûlüm Muhammed! Sana hilallerden soruyorlar. O müşrikler: Hilâl niçin incecik olarak beliriyor. Sonra artıyor, hattâ tamamen nurla dolar da sonra belirdiği gibi incecik olur. Aynı güneş gibi tek bir hâl üzere olmaz? Dediler.

Onlara de ki: Onlar insanlar için vakitlerdir. İnsanlar onlarla ziraatlerinin, ticaretlerinin vakitlerini, kadınlarının âdet günlerinin, oruçlarının ve iftarlarının sayılarını bilirler. Hac için vakitlerdir. Bunlarla haccın vakti bilinir. Eğer hilâller tekbir heyet üzere olsalardı, bunlar bilinmezdi.

İyilik, evlere ihramdayken arka taraflarından gelmeniz değildir. Şöyle ki, evlerde bir delik açıyorsunuz ve oradan giriyorsunuz ve çıkıyorsunuz ve kapıyı terk ediyorsunuz. Cahiliyye Arapları bunu yaparlar ve iyilik olduğuna inanırlardı, Fakat iyilik, iyilik sâhibi, Allah'dan ona muhalefeti terk etmekle sakınan kişidir. Evlere ihramdayken ihramın dışında olduğu gibi kapılardan giriniz. Ve Allah'dan korkunuz ki, felâha eresiniz, kurtulasınız.

Ehille hilalin cemisidir.

Mevâkit mikâtın cemisidir.

“ el hacc” lâfzı, “ en-nâs” lâfzının üzerine ma'tûftur.

189 ﴿