7O, öyle bir Zâttır ki, senin üzerine Kur’ân’ı indirdi. Ondan bir kısmı muhkem (meseleye) delâletleri açık olan âyetlerdir ki, onlar o kitabın anası, hükümlerde ona itimad olunan aslıdır. Diğer bir kısmı da müteşâbih mânâları anlaşılmayan -sûrelerin evvelleri gibi- âyetlerdir. Allahü teâlâ'nın ” Kur’ân’ın hepsini “ Onun âyetleri muhkem kılındı “ âyetinde muhkem kılması “onda hiçbir ayıp yoktur mânâsındadır. Ve ” müteşâbih kitap“ âyetinde de müteşâbih kılması ” Bir kısmı bir kısmına güzellikte ve doğrulukta benziyor “mânâsındadır, Artık kalplerinde eğrilik haktan dışarıya meyil bulunan kimseler cahil olan tabakaları şüphelere ve karışıklığa düşürmekle fitne aramak ve onu tevil tefsir arzusunda bulunmak için o kitaptan müteşâbih olanına tâbi olurlar. Hâlbuki onun tevilini tefsirlerini Allah'tan başkası bilemez. İlimde rüsuh sâhibi yerleşmiş ve sabitleşmiş olanlar -Râsihûne lâfzı mübteda olup haberi ise- derler ki: “Biz ona, müteşâbih âyetlerin Allah tarafından olup ve onun manâsını bizim bilemeyeceğimiz hususunda îman ettik. Muhkem ve müteşâbihten hepsi Rabbimizin ındindendir. Tam akıllı zâtlardan, akıl sahiplerinden başkası tezekkür etmez, öğütlenmez. Ve yine o akıl sahipleri müteşabih âyetleri karıştıran birini gördükleri zaman derler. Yezzekkeru fiilinde aslında bulunan te'nin zal’aidgamı vardır. |
﴾ 7 ﴿