93

Ve her kim bir mü'mini galipte öldürme işinde kullanılan bir âletle ve o mü'minin, mü'min olduğunu da bilerek onu öldürmeyi kastederek, kasten öldürürse onun cezası; içinde ebedî kalmak üzere cehennemdir. Ve Allahü teâlâ onun üzerine gazap etmiş ve ona lânette bulunmuş onu rahmetinden uzaklaştırmış ve onun için ateşte pek büyük bir azap hazırlamıştır.

Bu âyet-i kerîme, o mü'mini öldürmeyi helâl sayan kişiyle ya da bu ceza, eğer kişi onunla cezalandırılacaksa, onun cezasıdır şeklinde tevil edilmiştir. Ve vaîde huluf etmekte de “ şirkten gayrisini dilediği kimse için affeder“ âyetinden dolayı bir terslik yoktur. İbn Abbâs'tan rivâyet olundu-ki: Bu âyet-i kerîme zâhiri üzerinedir. Ve bu âyeti kerîme, gayrisi olan mağfiret âyetlerini neshedicidir.

Bakara âyeti şunu beyân etmiştir ki: Muhakkak ki, kasten öldüren kişi öldürür ve eğer affedilirse kendisinin üzerine diyet vardır. O diyetin miktarı da geride geçmiştir.

Sünnet-i seniyye beyan etmiştir: Kasten öldürmek ile hataen öldürmenin arasında bir öldürme daha vardır ki, şibh-i amd-kast benzeri diye isimlendirilir, O da kişiyi gâliben öldürmeyecek şeyle öldürmektir. Bunda bir kısas yoktur. bilâkis sıfat hususunda amd gibi, tecil ve hamil hususunda hataen olan gibi sadece diyet vardır. Şibhi amd ve amd, keffârete hataen olandan daha lâyıktır.

93 ﴿