139"(Resûlüm) de ki: - Siz, Allah hakkında bizimle tartışacak mısınız? O, bizim Rabbimizdir; sizin de Rabbinizdir. Bizim amellerimiz bize, sizin amelleriniz de size aittir. Biz O'na halisane bağlanmış bulunuyoruz." Bakara sûresinin 136. âyetinde genel olarak bütün Müslümanları muhatab tutan; "- (Ey mü'minler siz de) deyin ki: - Biz, Allah'a; bize indirilenlere, İbrâhîm'e, İsmail'e, Ishaak'a, Ya'kub'a ve onların esbatına (torunlar) indirilenlere; Mûsâ ve İsa'ya verilenlere ve Rabblerınden diğer nebilere indirilenlere imân ettik." mealindeki, emirden sonra burada hitab Peygambere (sallallahü aleyhi ve sellem) tahsis edilmiştir, Çünkü burada emrin konusu, Peygambere (sallallahü aleyhi ve sellem) has vazifelerdendir. Soru, Yahudi ve Hristiyanlarm iddialarını red ve onları ikaz içindir. Yani siz; "- Yahudiler ve Hristiyanlar, Allah'ın dini hakkında bizimle tartışmaya mı kalkışıyorsunuz? " "- Hak dinin, Yahudilik ve Hrîstiyanlık olduğunu mu iddia ediyorsunuz?" "- hidâyete ermeyi ve cennete girmeyi Yahudi ve Hristiyan olmaya mı bağlıyorsunuz?" Yahudi ya da Hristiyan olmayan cennete giremeyecektir." ve "Yahudi ya da Hristiyan olun ki, hidâyete ermiş olasınız" mı diyorsunuz? Oysa sizin bizimle tartışmaya hiç hakkınız yok. Çünkü Allahü teâlâ, bizim işlerimizin de, sizin işlerinizin de sahibidir ve bizim, Rabbimizin emirlerine uygun güzel işlerimiz bize, sizin O'nun hükümlerine aykırı kötü işleriniz de size aittir. Bizim, O'nun rızasından başka hiçbir talebimiz de yoktur.. |
﴾ 139 ﴿