200"Hac menâsikini bitirdiğiniz zaman atalarınızı zikrettiğiniz gibi hattâ ondan daha şiddetle Allah'ı zikredin, insanlardan kimileri: "- Ey Rabbimiz! Bize dünyada ver!" derler. Böylelerinin âhıirette bir nasibi yoktur." A- "Hac menâsikini bitirdiğiniz zaman atalarınızı zikrettiğiniz gibi hattâ ondan daha şiddetle Allah'ı zikredin." Hacla ilgili ibâdetlerinizi bitirince kuvvetle Allah'ı (celle celâlühü) zikredin. Tıpkı cahiliye devrinde haçtan sonra atalarınızı andığınız gibi. O dönemde Araplar, haccın nüsüklerini bitirince, Mina'da şimdiki Mescıd ile dağ arasında durup babalarının zamanındaki iftihar vesilelerini ve güzellikleri anarlardı. Siz de ey mü'minler! Hac ibâdetlerinizi bitirince, cahiliye devrinde atalarınızı andığınız gibi hattâ ondan daha şiddetle Allah'ı zikredin. b- "İnsanlardan kimileri: "- Ey Rabbimiz! Bize dünyada ver; derler. " Böylelerinin âhıirette bir nasibi yoktur Burada Allah'ı zikirden beklenen dünyalıklarla, iki cihan hayrı olanlar açıklanmaktadır, Amaç, hem Allah'ı (celle celâlühü) çokça anmak, hem de ikinci sınıfa dahil olmaktır. Yani insanlardan kimileri Allah'ı anıyor ve: "- Ey Rabbimiz! Bize ne vereceksen, özellikle dünyada ver!" diyorlar. Ancak böylelerinin âhirette hiçbir nasibi yoktur. Çünkü onların bütün azmi, gayreti ve endişesi dünya içindir. Onların duaları sırf dünyevî isteklere ilişkindir., |
﴾ 200 ﴿