129

"Göklerde ne varsa, yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Diledi ğini mağfiret, dilediğine azab eder. Allah, Gafûr'dur, Rahîym'dir."

A- "Göklerde ne varsa, yerde ne varsa hepsi Allah'ındır."

Bütün kâinatın mülk ve tasarrufu Allahü teâlâ'ya aittir. Bu âyet, öncesi için açıklama ve tamamlama mahiyetindedir.

Göklerde ve yerde bulunan bütün varlıklar, gerek yaratış gerekse, mülk olarak yalnız Allah'ındır. Hiç kimsenin onlarda hüküm ve tesiri asla yoktur. Her şey Allah'ındır.

B- "Dilediğini mağfiret, dilediğine azab eder "

Allahü teâlâ, hikmet ve maslahate binaen kimi dilerse, onu bağışlar ve yine hikmet ve maslahate binaen kime dilerse, kötü amelinden dolayı ona azab eder.

Mağfiretin (bağışlamanın) azaptan önce zikredilmesi, Allahü teâlâ'nın rahmetinin gazabından önce geldiğini bildirmek içindir. Bir de, bu ifâde, İlâhî rahmetin Allah'ın Zâtının gereği olduğunu, gazabın ise, âsilerin kötülüklerinin gereği olduğunu bildirir.

Bu ilâhî kelâm, azab etmenin zorunlu olmadığını da açıklar. Mağfireti tevbe ile, azabı da tevbesizlik ile takyid etmek, İlâhî irâdenin serbestliğine münaft gibi sayıldığından bu takyid yapılmamıştır.

C- "Allah, Gafûr'dur, Rahîym'dir."

Bu cümle, "Allah dilediğini mağfiret eder." cümlesine açıklayıcı bir zeyl mahiyetindedir. Bu zeylin, yalnız mağfirete yapılıp azaba yapılmaması, mağfiret ve rahmetin önemsendiğini gösterir.

129 ﴿