180

"Allah'ın fadlından verdiklerinde cimrilik edenler sanmasınlar ki o, kendileri için hayırlıdır. Hayır o, onlar için serdir. Cimrilik ettikleri şey, kıyamet günü boyunlarına geçirilecektir. Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır."

A- "Allah'ın fadlından verdiklerinde cimrilik edenler sanmasınlar kı o, kendileri için hayırlıdır."

Burada cimriliğin hâli, akıbetinin vahameti ve cimrilerin, buhulün kendileri için hayırlı olduğunu sanmalarında yanıldıkları beyân edilmektedir. Nitekim bundan önce (âyet: 178) kâfirlere verilen mühletin de onların hayrına olmadığı beyân edilmişti.

Onların cimrilik ettikleri malların, Allahü teâlâ'nın lütuf ve kereminden kendilerine verildiğinin belirtilmesi, davranışlarının kötülüğünü ziyadesiyle ifâde etmek içindir. Çünkü bu malların Allah'ın (celle celâlühü) onlara lütuf ve keremi olması, Allah yolunda infakını gerektirk. Nitekim diğer bîr âyette de meâlen şöyle buyrulur:

"Allah'a ve Resulüne îmân edin; sizi üzerinde tasarrufa yetkili kıldığı mallardan da infak edin." (Haclîd 57/7)

Bir kırâete göre, "velâ yahsebenne / sanmasınlar" fiili "Velâ tahsebenne / sanma" şeklinde hitab kipi ile de okunmuştur. O zaman anlam, şöyle olur:

"- Ey Resûlüm, Allah'ın fadlından verdiklerinde cimrilik yapanlar sanma ki yaptıkları bu cimrilik onların hayrınadır !

B- "Hayır o, onlar için serdir."

O cimriliğin hayır olmadığından şer olduğu anlaşıldığı hâlde, sarahatle bunun şer olduğunun belirtilmesi, mübalağa içindir.

C- "Cimrilik ettikleri şey, kıyamet günü boyunlarına geçirilecektir."

Bu kelâm da, cimriliğin şer olmasının keyfiyetini beyân eder. Yani onların dünyada cimrilik yaptıkları zekâtın vebali, kıyamet günü bir yılan olarak boyunlarına geçirilecek ve bu yılan, tepelerinden ayaklarına kadar her taraflarını sokacak, tepelerini delecek ve:

"- Ben, cimrilik yaptığın malınım" diyecek.

D- "Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır."

Gök ve yer sâkinlerinin sâhib oldukları her şeyin tek ve gerçek vârisi Allahü teâlâ'dır; hiç kimsenin ne müstakil, ne de iştirak hâlinde bu mirasta hakkı yoktur. O hâlde onlara ne oluyor ki,

1- Allahü teâlâ'nın mülkünde cimrilik yapıyorlar ve o malları Allah yolunda infak etmiyorlar ?

2- Onların cimrilik yapıp Allah yolunda harcamadıkları mallara, kendileri helâk olduklarında Allahü teâlâ vâris ve binnetice malları da kendileri için devamlı bir hasret ve nedamet kaynağı olacaktır.

E- "Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır."

Allahü teâlâ, sizin nifaktan kaçınıp cimrilik yaptığınızdan tamamen haberdardır. Binâenaleyh bundan dolayı sizi cezalandıracaktır.

Burada zamir makamında isrn-i celilin (Allah) zahir olarak zikredilmesi, mehabeti artırmak içindir. Gıyabî ifâdeden bitabı ifâdeye geçilmesi "yaptıklarından" değil de "bima ta'melûne / yaptıklarınızdan" denmesi, ceza vaîdindeki mübalağayı ifâde ve Rahman'ın gazabının şiddetini zımnen bildirmek içindir.

180 ﴿