42"O gün kâfir olup Peygambere isyan edenler yerle bir olmayı dilerler ve Allah'tan hiçbir sözü gızleyemezler." A- "O gün kâfir olup Peygambere isyan edenler yerle bir olmayı dilerler." Kâfirlerin çetin ve berbat hâllerine bundan önce işaret edilmişti. Şimdi bu istinafı kelâm ile onların hâlleri açıklanıyor. Eğer o kâfirlerden, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) tekzib edenler, yalanlayanlar kasdediliyorsa, bu ifâde tarzı onların zemmi, çetin ve korkunç hâllerinin illet ve sebebini bildirmek içindir. Burada Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) in Resul unvanı ile zikredilmesi, kendisini teşrif ve onu tekzib edenlerin hâllerini takbih içindir. Çünkü Resulün hakkı, inkâr ve isyan edilmesi, değil, aksine kendisine îmân ve ıtâat edilmesidir. Eğer âyetteki kâfirlerden murad cins olarak bütün kâfirler ise Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) i tekzib eden kâfirler de öncekide buna dahildirler. Bu takdirde Resulden de murad, Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) in de öncelikle dahil olduğu bütün Resuller kasdedilmiş olur. Hangi tefsire göre olursa olsun, bu âyet, kâfirlerin akıbetinin son derece vahim ve korkunç olduğunu ifâde eder. Kâfirlerin isyanlarından maksad, küfürleri dışındaki isyanları, günahlarıdır. Bu itibârla âyet muâhaze noktasında kâfirlerin de şeriatlerin fer'î hükümlerine muhatab bulunduklarına delâlet eder. Diğer bir görüşe göre ise küfürle Peygamberlere isyanı birleştirmiş olan kâfirler, - ya Peygamberlere isyan ederek kâfir olanlar, - ya da kâfir olup Peygamberlere isyan edenler, demektir. Yerle bir olmayı dilemeleri, ölüler gibi toprağın altına gömülüp de üzerlerine toprağın tesviye edilmesini temenni etmeleri demektir. Diğer bir görüşe gör ise, o kâfirler kıyamet günü, - mezarlarından hiç kaldırılmamış, - ya hiç yaratilmamış, - ya da toprak ile eşdeğer olmayı temenni edecekler. Son bir görüşe göre ise, kıyamet günü hayvanlar, birbirleri ile olan hesapları görüldükten sonra toprak olacaklar. İşte o zaman bu kâfirler de onlar gibi toprak olmayı temenni edecekler. Bu cümlenin başında bulunan "lev" harfi, masdariyye (fiili mastar hâline sokan) değil de, şart için olduğu takdirde şart cümlesinin cevabı mahzûf kabul edilir. Yani eğer o kâfirler, yerle bir olsalar buna sevinecekler; demektir. B- "Ve Allah'tan hiçbir sözü gizleyemezler." Yerle bir olmayı istiyenler Allah (celle celâlühü) tan hiçbir söz gizleyemeyeceklerdir. Çünkü vücûd organları kendi aleyhlerinde şâhidlik edeceklerdir. Bir görüşe göre ise o kâfirler: "Rabbimiz vallahi biz ortak koşanlar olmadık." (En'âm 6/23) sözleri ile yalan söylemek yerine, toprağın altına gömülmeyi temenni edecekler. Zira rivâyet olunuyor ki, kıyamet günü o kâfirler söz konusu âyette belirtildiği gibi yalan söyleyince, Allah Teâla, onların ağzını mühürleyecek ve işte o zaman onların organları kendileri aleyhinde şâhidlik edecektir. Bu durum karşısında onlar o kadar sıkıntıya düşecekler ki, yerin dibine geçirilmeyi temenni edeceklerdir. |
﴾ 42 ﴿