73"Eğer size Allah'tan bir lütuf (fadl) erişirse o zaman da sizinle kendisi arasında hiç sevgi ve dostluk (meveddet) yokmuş gibi şöyle diyecektir : "- Ne olurdu ben de onlarla beraber olsaydım da büyük bir başarı kazansaydım." Lütfü Allahü teâlâ'ya nisbet etmek, musibeti etmemek, Kur’ân-ı Kerîm'in genel üslub tarzıdır. Nitekim bir âyette de meâlen şöyle buyurulur: "Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur." (Şuara 26/80) Allahü teâlâ tarafından fetih ve ganimet gibi bir lütuf size eriştiği zaman evinde oturup savaştan geri kaldığına pişman olarak, dünyalığa olan aşırı ihtirasından dolayı, ganimet mallarından kaçırdıklarına hayıflanarak: "- Keşke onlarla beraber olsaydım da, ben de büyük bir başarı kazansaydım!" der. 1- "Sizinle kendisi arasında hiç sevgi ve dostluk yokmuş gibi / Keen lem tekün beyneküm ve beynehu meveddetün" îtirazî (ara)cümlesinin fiil ile mefulün arasına girmesi, daha kelâmın başında, onun mü'minlerle beraber olmak istemesinin, aradaki sevgi ve dostluk gereği değil, dünya malına olan ihtirasından kaynaklandığını belirtmek içindir. Bu, gazab ve istihza yoluyla söylenmiştir. 2- Bir görüşe göre ise, bu ara cümlesi, teşbihi bir cümledir. Yani "o, tıpkı sizinle arasında dostluk bulunmayan bir adam gibi diyecek ki..." anlamındadır. 3- Bir diğer görüşe göre de, meal şöyledir: Münafıkları ve imâm zayıf mü'minleri savaştan alıkoyan o kimse onlara diyecektir: "- Sanki Muhammed'le aranızda bir sevgi ve dostluk yokmuş gibi başarıya ortak olmamanız için sizi yanında savaşa götürmedi. Keşke ben onlarla beraber olsaydım da..." Bunu söylemekten amacı Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ile onlar arasında düşmanlık meydana getirmek ve düşmanlığı arttırmaktır. |
﴾ 73 ﴿