160"Yaptıkları zulümler ve bir çoklarını Allah yolundan alıkoymaları sebebiyle önceleri kendilerine helâl olan bir takım güzel ve temiz şeyleri Yahudilere haram kıldık." Yahudilerin zulüm vasfı ile zikredilmesi, zulümlerinin son derece büyük olduğunu belirtmek içindir. Zira bu zulmün, buzağıya tapmaktan tevbeden sonra vaakıî olduğu hatırlatılmaktadır. Hem de öyle korkunç bir tevbe ki, kabulü için nefislerini öldürmeleri şart koşulmuştu. O zulümleri sebebiyledir ki, önceleri kendilerine ve kendilerinden öncekilere helâl kılınmış olan bir takım güzel ve temiz şeyler veya o günahlardan her birini işlediklerinde, daha önce onlara helâl olan güzel ve temiz şeyler, bir çeşit ceza olarak kendilerine haram kılındı, fakat onlar yine de Allahü teâlâ'ya iftira edip diyorlardı ki: "- Bu nimetlerin haranı kılındığı ilk insanlar biz değiliz. Bizden önce Nuh'a, İbrâhîm'e ve onlardan sonra gelenlere de haram kılınmıştı ve nihayet bu yasak bize kadar da ulaştı." Allahü teâlâ, onların bu iddialarını birçok kez yalanladı ve şu mealdeki âyetle susturdu: "Tevrat'ın indirilmesinden önce İsrail (Yakub)in, kendine haram kıldıkları dışında, bütün yiyecekler İsrâiloğullarına helâl idi. (Resûlüm) de ki: - Haydi Tevrat'ı getirip de okuyun! Eğer sâdık (özü, sözü doğru) lardan iseniz..." (Al-i İmrân 3/93) Eğer bu yasağın kadîm (pek eski) bir yasak olduğunu iddia ediyorsanız. Rivâyet olunuyor ki, Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem), Tevrat'ı getirmelerini isteyince, içlerinden hiçbiri Tevrat'ı çıkarmaya cesaret edemedi. Zira o tahrimlerın kendi zulümleri sebebiyle olduğu Tevrat'ta yazılı idi. İşte o zaman onlar şaşırakaldılar ve küçük düşerek geri döndüler. |
﴾ 160 ﴿