3

"Rabb'inizden size indirilene (Kur'ân'a) uyun ve ondan başka velilere (dostlara) uymayın. Ne kadar az öğüt tutuyorsunuz."

A- "Rabb'inizden size indirilene (Kur'ân'a) uyun."

Burada hitab, bütün mükelleflere yöneltiliyor ve onlara bir uyarı ve öğüt olmak üzere Peygamberimiz in emrine uymaları emrediliyor.

Bundan önceki âyette, Kur’ân'ın, insanlara uyarı ve öğüt olmak üzere indirildiği belirtildiği halde bu âyette Peygamber'in şahsında bütün insanlara indirilmiş olduğunun açıklanması, Peygamber'e uymanın zorunlu olduğunu tekid içindir.

" indirilen" kelimesine, kavli (sözlü) ve fiilî sünnetleri de kapsayacak şekilde çok geniş bir mana yüklemek, isabetten uzaktır. Evet, hükmü, delâleten onları da kapsar fakat ibare yoluyla bu mana mümkün değildir.

B- "Ve ondan başka velîlere uymayın."

Allah Teal'nın indirdiği Kur'ân'a uymak O'na uymak demektir. O emirden sonra Allahü teâlâ'dan başkasına uymama emri zikredilmiştir.

Sizi hakka hidayet eden, Kur’ân'ı size indiren Rabbinizden başkasına; cinlerden ve insanlardan edindiğiniz bir takım dostlara uymayın. Onların, sizi haktan saptırmak, bid'at ve yanlış fikirlere sevketmek için, size telkin ettikleri bâtıl vesvese ve iğvâları kabul etmeyin.

C- "Ne kadar az öğüt tutuyorsunuz."

Öğüt tutmanız, yahut öğüt tuttuğunuz zaman ne kadar az! Siz, bu öğütten etkilenmiyor, gereğince hareket etmiyor, Allahü teâlâ'nın dinini bırakıp başkasına uyuyorsunuz.

Burada azlıktan mutad, yokluk da olabilir. Nitekim,

"O yüzden çok az iman ederler" âyetinde de azlık, yokluk manasındadır.

Bu kelâm, muhatabların halini takbih içindir.

Bir kıra ete göre, "tezekkür "fiili, gaaib kipi ile de okunur.

Bu takdirde mana:

" Ne kadar da az öğüt tutuyorlar." olur.

Bu kırâete göre, onlar emirlere ve nehiylere aykırı davranışları sebebiyle doğrudan doğruya hitaba layık görülmediklerinden fakat kötü halleri, ibret amacıyla başkalarına anlatmayı gerektirdiğinden bu yolda bir üslûb tercih edilmiştir.

3 ﴿