85"Medyen'e de kardeşleri Şua'yb'ı gönderdik. O, şöyle dedi: "- Ey kavmim, Allah'a kulluk edin! Sizin için O'ndan başka bir ilâh yoktur. Size Rabbinizden bir beyyine (açık bir mucize) geldi. Ölçüyü ve tartıyı tam tutun. İnsanların eşyasını eksiltmeyin. Islâh edildikten sonra yeryüzünde fesad çıkarmayın. Bu, sizin için daha hayırlıdır. Eğer inanıyorsanız..." A- "Medyen'e de kardeşleri Şua'yb'ı gönderdik." Şuayb'ın kavmi, İbrâhîm'in oğlu Medyen evlâdındandır. Şuayb Mikâil'in oğludur; o, Yeşcer'in; o da Medyen'in oğludur. Diğer bir görüşe göre ise, Şuayb, Sevib'in oğlu ve Sevib de, Medyen'in oğludur. Bir diğer görüşe göre ise, Şuayb, Yesrûn'un oğludur; Yesrûn da, Medyen'in oğludur. Şuayb, dâvasını kavmine çok güzel anlattığı için kendisine "Hatîbü'l Enbiyâ" (peygamberlerin hatibi) da denir. Şuayb'in kavmi, küfürlerinin yanı sıra ölçekleri ve terazileri eksik tutuyorlardı. B- "O, söyle dedi: "- Ey kavmim, Allah'a kulluk edin! Sizin için O'ndan başka ilâh yoktur. Size Rabbinizden bir beyyine (açık bir mucize) geldi." Peygamberlerin mucizelerinin ekseriyeti Kur’ân'da zikredilmediği gibi Şuayb'ın mucizeleri de belirtilmemiştir. Ancak rivâyete göre onun bir çok mucizelerinden bahsedikr. Şöyle ki: Mûsâ, Mısır'dan kaçtıktan sonra Medyen'e Şuayb'ın yanına gelir. Şuayb, Mûsâ'yı koyunlarım gütmek üzere çoban tutar. Şuayb, koyunlardan doğacak yavrularından arkalarının siyah, önlerinin beyaz (veya aksi) olanları Mûsa'ya vermeyi va'deder. Bundan sonra bütün koyunlar yalnız o renkte yavrular doğurur. Âdem'den miras kalan mucizevî asâ, yedi kere onun eline düşer. Bütün bunlar, Mûsa'ya peygamberlik gelmeden önce gerçekleşmiştir. (Binaenaleyh, bunlar Hazret-i Mûsa'nın değil, fakat Hazret-i Şuayb'ın mucizeleridir.) Bir görüşe göre ise, beyyine (mûcize)den maksad, Şuayb'ın gelmesidir. Nitekim, "- Dedi ki: - Ey kavmim, söyleyin bakayım! Eğer ben, Rabbimden bir beyyine (apaçık bir delil) üzerinde isem..." âyetinde beyyine, apaçık hüccet ve parlak delil anlamındadır. Şuayb, bu âyette, Allahü teâlâ'nın kendisine bahşettiği peygamberlik ve hikmeti, böyle ifâde etmiştir. C- "Ölçüyü ve tartıyı tam tutun." Ölçü ve tartı âletini tam tutun! Ç- "İnsanların eşyasını eksiltmeyin." "- insanların ölçü ve tartı ile satın aldıkları eşyayı, her ne olursa olsun ve her ne miktarda olursa olsun, eksik vermeyin!" Çünkü onlar, kıymetli veya kıymetsiz; az veya çok mal eksik veriyorlardı. Bir başka görüşe göre ise, Şuayb kavminden bu emre muhatap olanlar, bac vergisini (mallara giriş vergisini) alanlardı ve bunlar her şeyden vergi alıyorlardı. D- "Islâh edildikten sonra yeryüzünde fesad çıkarmayın. Bu sizin için daha hayırlıdır. Eğer inanıyorsanız ..." Peygamberler ve onların yolundan gidenler, şeriatleri icra ederek yeryüzünün düzenini ve sakinlerini ıslah ettikten sonra, siz küfür ve zulümle yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. Eğer bu sözümü tasdik eder de, bu emirleri ve yasakları yerine getirirseniz, sizin insanlığınız için, kazanç ve ticaretiniz için daha hayırlıdır. |
﴾ 85 ﴿