8

"Her dişinin neye gebe kaldığını, rahimlerinin de neyi eksik, neyi ziyade edeceğini ancak Allah bilir. Zaten O'nun katinda her şey ölçü iledir."

A- "- Her dişinin neye gebe kaldığını, rahimlerinin de neyi eksik, neyi ziyade edeceğim ancak Allah bilir."

Bundan önceki gerçeklerin beyanından sonra burada da Allah (celle celâlühü), ilim ve kudretinin sonsuzluğuna, hikmet ve maslahatlara bina edilmiş olan kaza ile kaderinin her şeyi kapsadığına delâlet eden hakikatleri zikretmektedir.

Bundan amaç, her topluma muayyen türden âyetlerin tahsis edilmesinin, bunu gerektiren hikmetlere binaen olduğuna dikkat çekmektir. Bununla, Allah (celle celâlühü), onların hidâyetine son derece kaadir olduğunu göstermektedir.

Fakat bununla beraber Allah fi, hiç kimseye öğretmediği hikmetinin gereği olarak ancak, dilediği kimseyi hidâyete eriştirir.

Sonuçta her dişinin neye gebe olduğunu, yalnız ceninin tekâmülünden sonra değil, fakat ana rahmine düştüğü andan itibaren doğuncaya kadar, yine, rahimlerinin de, ceninin büyüklüğü ve küçüklüğü gibi cüsse olarak ve hamilelik süresinden az bir zamanda veya daha fazla bir zamanda doğması gibi müddet olarak, neyi eksik, neyi ziyade edeceğini ancak Allah (celle celâlühü) bilir.

Deniliyor ki, Dahhâk, iki senede doğmuştur. (Hamilelik süresi iki sene sürmüştür.) Herîm b. Hayyân ise dört senede doğmuştur, işte bundan dolayı kendisine herîm (ihtiyar) adı verilmiştir.

Yine, doğacak çocukların sayısını da, ana rahmine düştüğü andan itibaren ancak Allah (celle celâlühü) bilir.

Rivâyet olunuyor ki, Şerik dördüz olarak doğmuş

B- "- Zaten O'nun katinda her şey ölçü iledir."

Allah (celle celâlühü) katında her şeyin bir ölçüsü vardır; o ölçünün dışına taşılması mümkün değildir. Nitekim başka bir âyette de, "Biz, her şeyi bir ölçüye göre yarattık." (Kamer 54/49) denilmektedir. Zira öz madde olsun, onun vasıfları olsun, vücuda gelen her şeyin, yaratilış aşamalarının her birinde belli bir vakti ve özel bir hak vardır; bunun dışına çıkılamaz.

8 ﴿