7

"Hani Rabbiniz, size; ant olsun ki, eğer şükrederseniz, şüphesiz size nimetimi artıracağım ve eğer nankörlük ederseniz, hiç şüphesiz azabım çok çetindir, diye bildirmişti."

Mûsâ (aleyhisselâm), İsrâiloğulları'na önce Allah'ın onlara olan nimetlerini sarahaten hatırlattı ve ondan önce kendilerine isabet eden sıkıntıları da zımnen ifade etti. Sonra ikinci olarak da, şükrettikleri takdirde Allah'ın, nimetini artıracağını ve nankörlük ettikleri takdirde de azap edeceğini va'dettiğini hatırdan çıkarmamalarını onlara emretti.

Yani, ey İsrâiloğulları! Eğer siz, sizi kurtarmak, düşmanınızı helâk etmek gibi size bahşettiğim sayısız nimetlere şükrederseniz ve onlara karşılık îman ve itaatte bulunursanız, hiç şüphesiz nimete nimet katarak onları artıracağım; ama eğer nankörlük edip de onları küçümserseniz ve görmezlikten gelirseniz, hiç şüphesiz azabım çok çetindir; siz de ondan isabet alabilirsiniz.

Kerem sahiplerinin âdeti, mükâfat vaadini sarih olarak ifade etmek, ceza vaadini ise tariz yoluyla ifade etmek olduğuna göre kerem sahiplerinin en büyüğü olan Allah (celle celâlühü) hakkında ne düşünebilirsin? (Elbette kı, O'nun kelâmında bu üslup olacaktır).

7 ﴿