27

"Cinleri de daha önce, derinin deliklerine bile geçen ateşten yaratmıştık."

Can, cinlerin arasıdır.

Diğer bir görüşe göre ise cân, İblistir. İnsanın karşıtı olarak zikredilmesinden de zahiren anlaşıldığı gibi, bundan bütün cinler de kastedilmiş olabilir. Çünkü bir cins, bir maddeden yaratılmış olan bir fertten üremış ise, o cinsin tamamı o maddeden yaratılmış sayılır.

Âyetteki "daha öncekien murat, insanın yaratılmasından önceki dönemdir. Bundan da anlaşılıyor kı, daha önce âyet 24'te zikredilen, "sizden önce gelip geçenler"den, cinlerin kastedilmesi ve "geri kalanlar" dan da insanların kastedilmesi ve "sizden" hitabının da hem insanlar, hem de cinler için olması caizdir.

Basit cisimlerde hayatın yaratılması imkânsız değildir. Nitekim mücerret maddelerde (hücrelerde) hayatın yaratılması bile imkânsız değildir. Cüzlerinin ekserisi ateş olan bileşik cisimlerde hayatin yaratılması ise, çok daha kolaydır. Çünkü bu bileşik cisimlerin hayatı kabul etmesi, cüzlerinin ekserisi toprak olan bileşik cisimlerden daha kolaydır.

Âyette cinlerin ateşten yaratıldıklarının ifade edilmesi, yaratıldıkları maddelerin çoğunun ateş olması itibarıyladır. Nitekim, "Sizi topraktan yarattı" (Rûm 30/20) âyeti de bu kabildendir.

Bu âyet-i kerimedeki ana tema, Allah'ın (celle celâlühü) sonsuz kudretini ve insanlarla cinlerin ilk yaratılışlarını beyan etmektir. Şu halde âyet, haşır imkânının tevakkuf ettiği ikinci mukaddimeye dikkat çekmektedir ki, o da maddelerin bir araya getirilmeyi ve diriltilmeyi kabul etmesidir.

27 ﴿