8"Nihayet oraya vardığında kendisine şöyle seslenildi: "Ateşin bulunduğu yerdekiler ve çevresindekiler mübarek kılınmıştır." "Âlemlerin Rabbi olan Allah, ne kadar da münezzehtir! " A- "Nihayet oraya vardığında kendisine şöyle seslenildi: "Ateşin bulunduğu yerdekiler ve çevresindekiler mübarek kılınmiştır. " Ateşin bulunduğu yer, "O mübarek yerdeki vadinin sağ kıyısından, ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi... "âyetinde geçen mekândır. Yani bu mekânda ve çevresinde bulunanlar mübarek kılınmiştır. Zahire göre bu hüküm, o vadi ve havalisi olan Şam (Filistin) toprağında bulunanların hepsine şamildir ki, bu topraklara be rekât denilmektedir. Zira bu topraklar, peygamberlerin (aleyhisselâm) gönderildikleri ve hayatta da, mematta da bulundukları yerlerdir. Bundan dolayı bu topraklar ve özellikle de Allah'ın Hazret-i Mûsâ ile konuştuğu mekân mübarektir. Diğer bir görüşe göre ise, anılan mekân ile çevresindekilerden murat, Hazret-i Mûsâ ile orada hazır olan meleklerdir. Hazret-i Mûsa'ya İlâhî hitabın bu şekilde başlaması, bereketleri Şam toprağına yayılacak muazzam bir dinî hâdisenin kendisi için hükmedildiğine müjde olması içindir ki, bu, Allah'ın, Hazret-i Mûsâ ile konuşması, onu peygamber seçmesi ve onun eliyle mucizeler göstermesidir. B- "Âlemlerin Rabbi olan Allah, ne kadar da münezzehtir!" Bu kelâm, Hazret-i Mûsa'yı bu büyük hâdiseden taaccüp ettirmekte ve bunu irade buyurup gerçekleştirenin, Âlemlerin Rabbi olduğunu bildirmektedir. Bu, vaki olan hâdisenin, pek büyük, şânı muazzam olaylardan olup Allah'ın, âlemleri terbiye etmek hükümlerinden olduğuna dikkat çekmek içindir. |
﴾ 8 ﴿