19

"Süleyman, onun sözünden dolayı gülümsedi ve dedi ki: "Ey Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimetine şükretmeye ve hoşnut olacağın iyi işler yapmaya beni muvaffak eyle ve rahmetinle beni sâlih kullarının arasına dâhil eyle!"

Hazret-i Süleyman'ın gülümsemesi onun taaccüp, memnuniyet ve sevincini ifâde ediyordu; o, karıncanın sakınmasından, kendi maslahatları ile diğer karıncaların maslahatları için önlem almasını bilmesinden taaccüp etmiş ve kendisi ile askerlerinin, takva ve şefkatinin, mahlukat sınıfları içinde ve hatta bu gibi konuları anlamakta en geri olan karıncalar içinde bile şöhret bulduğuna memnun olmuştu ve Allah'ın (celle celâlühü) karıncanın pek ince sesini ve ne demek istediğini anlamak hususiyetini kendisine bahşettiğine sevinmişti. Rivâyet olunuyor ki, o dişi karınca, ordunun sesini duymuş, fakat onların havada olduklarını bilmiyordu. O zaman Hazret-i Süleyman, karıncalar tedirgin olmasınlar diye, onlar yuvalarına girinceye kadar rüzgâra durmasını emretti.

Hazret-i Süleyman'ın, ana-babasini da zikretmesi, kendisine bahşedilen nimetlerin çokluğunu ifâde etmek içindir. Zira ana-babasına ihsan edilen nimetler de, kendisine ihsan edilmiş gibi, şükrü gerektirmektedir.

Hazret-i Süleyman'ın, Allah'ın hoşnut olacağı amelleri yapma imkânını dilemesi, şükrü tamamlamak ve nimetin devamını talep etmek anlamında idi. Sâlihler zümresine dâhil edilmesini niyaz etmesi, sâlihler içinde onların yurdu olan cennete girmeyi niyaz etmesi anlamındadır.

19 ﴿