3"Biz, şu gökleri ve bu yeri ve ikisi arasında olanları ancak hak île ve belli bir süre için yarattık. Kâfirler, uyarıldıkları şeylerden yüz çevirmektedirler." Yani Biz, şu göklerin ve yerin bölümleri, onların içinde bulunanları ve ikisi, arasında bulunan mahlûkları ancak, tekvinî ve teşriî hikmetimizin gerektirdiği şekilde yarattık. Bu âyet-i kerime, Yaradan'ın varlığına, O'nun kâmil sıfatlarına, O'nun bütün işlerinin pek üstün hikmetler üzerine, binâ edildiğine ve bunun son derece açık olduğuna apaçık delâlet etmektedir. Âyetteki belli süreden murat, kıyamet günüdür. O gün yer, başka bir yer ile ve gökler de başka gökler ile değiştirilecek ve insanlar vahid (tek) ve kahhar olan Allah'ın huzuruna çıkacaklar. Diğer bir görüşe göre ise, andan belli süre, her biri için takdir edilmiş beka süresidir. Ancak "kâfirler, uyarıldıkları şeylerden yüz çevirmektedirler" cümlesi, bu görüşe mânidir. Zîrâ kâfirlerin uyarıldıkları şeyler, kıyamet günü, her şeyi altüst eden o günün halleri ve genel korkunç havasıdır; yoksa o kâfirlerin ömürlerinin sonları değildir. |
﴾ 3 ﴿