18"Onlar, artık, ancak kıyametin ansızın gelip çatmasını bekliyorlar! Şüphesiz kıyametin alâmetleri belirmiştir. O, onlara gelip çattığı zaman, ibret almalarının onlara artık ne faydası olur?" A- "Onlar, artık, ancak kıyametin ansızın gelip çatmasını bekliyorlar! Şüphesiz kıyametin alâmetleri belirmiştır." Yani bunlar, eski ümmetlerin başına gelen korkunç hâdiseleri anlatmaktan ve kıyametin geleceğini ve onun büyük azaplarını dinlemekten öğüt almıyorlar ve ibret almak için ancak, kıyametin ansızın bizzat gelmesini bekliyorlar. Kıyametin gelmesinden başka, ibret almaları için bekledikleri bir şey de kalmamıştır; çünkü kıyametin alâmederi gerçekleştikleri halde onlar, başlarını kaldırıp da bunları, kıyametin ön işârederi olarak saymamışlardır. O halde kıyametin gelmesi, onlar için mutlaka ansızın olacaktır. Bu kıyamet alâmetlerinden murat, Peygamberimizin gelmesi, ayın yarılması ve benzerleridir. B- "O, onlara gelip çattığı zaman, ibret almalarının onlara artık ne faydası olur?" Bu kelâm, onların, ibret almayı kıyametin gelmesine tehir etmekle hata işlediklerine ve fikirlerinin sakat olduğuna hükmederek, kıyamet geldiğinde ibret almanın imkânsız olduğunu beyân etmektedir. Nitekim diğer bir âyette de söyle denilmektedir: "O gün insan ibret abı; fakat ibret almanın artık ne faydası var!" |
﴾ 18 ﴿