2"Rahman olan Allah, bu Kur’ân'ı Peygambere öğretti. İnsanı yarattı; ona beyânı (konuşmayı) öğretti." A- "Rahman olan Allah, bu Kur’ân'ı Peygambere öğretti." Kur’ân'ın öğretilmesiyle başlanılmıştır, çünkü Kur’ân, nimetlerin en büyüğü ve en yükseğidir. Zîrâ o, dinî ve dünyevî saadetlerin yegâne vesilesidir ve diğer bütün semavî kitapların ölçüsüdür; bütün toplulukların göz diktikleri iyilikler ve güzelliklerin kaynağı da Kur’ân'dır; himmet ve gayret sahiplerinin ulaşmaya çalıştıkları, aslında Kur’ân yoludur. Kur’ân'ın öğretilmesinin, Allah'ın Rahman ismine isnâd edilmesi, onun, Allah'ın geniş rahmetinin eserlerinden ve hükümlerinden olduğunu bildirmek içindir. Burada yalnız Kur’ân'ın zikredilmesiyle yetinilmesi, onun asaletine ve yüce kadrine dikkat çekmek içindir. B- "insanı yarattı; ona beyânı (konuşmayı) öğretti." Bu kelâmda da, Kur’ân'ın kime öğretildiği tayin edilmekte ve nasıl öğretildiği belirtilmektedir. İnsanın yaratılmasından murat, hâiz olduğu zahirî ve batinî kuvvetlere sahip olarak yoktan var edilmesidir. Beyân, kalpte olanları ifâde etmektir. Beyânın öğretilmesinden murat, insanın sadece kendini ifâde etmesi değil, fakat onunla beraber başkasının beyânını da anlamaktır. Zîrâ Kur’ânin öğretilmesi buna bağlıdır. |
﴾ 2 ﴿