4"O melekler ve ruh (cebraiî), oraya, miktarı elli bin yıl olan bir günde yükselir." Ruh, Cebrâîl’dir. Onun imtiyazı ve fazıletinden dolayı ayrıca zikredilmiştir. Diğer bir görüşe göre ise ruh, meleklerin muhafızları olan ayrı bir mahluklar âlemidir. Tıpkı meleklerin, insanların muhafızları olmaları gibi. Âyetteki oraya, Arş'a demektir ve Allah'ın emirlerinin kendisinden indiği yüce makam demektir. "Oraya, miktarı elli bin yıl olan bir günde yükselir" kelâmı, o mekânların, son derece yüksek olduklarının temsilî ve hayal anlatımıdır. Yani o mekânlar, o kadar yüksektir ki, eğer bir zaman diliminde kat' edilmesi farz edilecek olsa, o zaman dilimi, dünya yıllarından elk bin yıl miktarı olur. Diğer bir görüşe göre ise, bu uzun gün, kâfirlere vaki olacak azap de bağlantılıdır. Buna göre o günden murat, kıyamet günüdür. Kıyamet gününün uzun olması ise, ya hakikatte öyledir, yahut kâfirler için çok çetin, geçtiği içindir, yahut ondaki çetin hallerin ve hesapların çok olmasından dolayıdır. Hangi itibarla olursa olsun, kıyamet gününün böyle olması kâfirler içindir. Mü’minler için ise böyle değildir. Zîrâ Ebû Said el Hudrî'nin rivâyetine göre, Peygamberimize: "Bu kıyamet günü ne kadar da uzun!" denilmiş; Peygamberimiz de şöyle buyurmuştur: "Nefsim kudret elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, o gün, mü’min için o kadar hafif geçer ki, mü’minin, dünyada kıldığı bir farz namazından bile daha hafif geçer." |
﴾ 4 ﴿