MUTAFFİFİN SÛRESİ

Mekke'de mi, Medine'de mi nazil olduğu İhtilaflıdır. 36 âyettir.

1

"Ölçeği ve tartıyı eksik kullananlara veyl olsun (onların vay haline)!"

Veyl, şerrin en ağırıdır.

Diğer bir görüşe göre veyl, elem verici azaptır.

Bir diğer görüşe göre ise, veyl, cehennemde öyle bir vadidir ki, kâfir, onda kırk sene aşağıya yuvarlanır; yine de dibine ulaşmaz. Başka, başka görüşler de vardır.

Rivâyet olunuyor ki, Peygamberimiz, Medine'ye geldiğinde, oranın halkı, ölçeği en kötü kullananlardı. Bu âyetler nazil okluktan sonra Medine halkı, güzel ölçmeye başladılar.

Diğer bir görüşe göre ise, Peygamberimiz, Medine'ye geldiğinde Ebû Cüheyne adında bir adam vardı. Bunun iki ölçeği vardı. Başkasına ölçerken bunlardan birini kullanırdı; kendine, ölçerken de ötekini kullanırdı.

Deniliyor ki, Medine halkı, eksik ölçüp tartan tüccarlar idi ve onların emtia alım-satımları da münâbeze ve mülâmese ve meyve alım-satımları da muhâdare şeklinde olurdu, {münâbeze, kumaşı, bezi veya başka bir malı, müşterinin yanma atmanın, satiş akdi sayilmasıdır. Mülâmese de, satılık mala dokunmanın satiş akdi olarak kabul edilmesidir. Muhadare de, meyveler henüz yeşil iken, yenmeyecek durumda iken satilmasıdır. }

Bu âyetler nazil olunca, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bunları Medine, halkına okudu ve şöyle buyurdu: "Beş şey vardır ki, onlar, beş şeye sebep olur: Bir kavım, verdiği ahdi bozarsa, Allah da, mutlaka onlara düşmanlarını musallat eder. Bir kavim de, Allah'ın kanunlarını (adaleti) uygulamazsa, mutlaka onlarda yaygın bir yoksulluk olur. Bir kavimde de, fuhuş zuhur ederse, mutlaka onlarda çok ölüm olur. Bir kavimde de ölçü eksik kullanılırsa, mutlaka onlardan ekinler, bitkiler esırgenk ve kıtlığa yakalanırlar. Bir kavim de zekâtını vermezse, mutlaka onlardan yağmur kesilir."

1 ﴿