104"Ey Mü’minler! Peygamber e, «Bizi de dînle» (=râîna; kötü anlama gelebilecek söz) demeyin, «Bizi gözet» (=unzurna) deyin ve dinleyin, inkar edenlere elem verici azab vardır." İbnu'l-Mübârek, Zühd'de, Ebû Ubeyd, Fadâil'de, Saîd b. Mansûr, Sünen'de, Ahmed, Zühd'de, İbn Ebî Hâtim, Ebû Nuaym, el-Hilye'de ve Beyhakî, Şuabu'l-îman'da İbn Mes'ûd'dan bildiriyor: Bir adam kendisine gelip: “Bana tavsiyede bulun" deyince, İbn Mes'ûd: “Yüce Allah'ın, «Ey iman edenler» âyetini duyduğun zaman onu dinle. Çünkü ya bir hayrı emretmekte veya bir şerri yasaklamaktadır" karşılığını verdi. Abdürrezzâk, İbn Ebî Şeybe, Abd b. Humeyd, İbnu'l-Münzir, İbn Ebî Hâtim ve Ebû Nuaym, el-Hilye'de, Hayseme'den bildirir: Kur'ân'da "Ey iman edenler!" diye okuduğunuz hitap şekli, Tevrat'ta: “Ey miskinler" şeklinde geçmektedir. Abd b. Humeyd ve Ebu'ş-Şeyh'in bildirdiğine göre Hayseme der ki: “Kur'ân'da «Ey iman edenler!» diye okuduğunuz hitap şekli, Tevrat ve İncîl'de: “Ey miskinler" şeklinde geçmektedir." Ebû Nuaym, Delâil'de, İbn Abbâs'tan bildirir: Yahudi lisanı ile «Râina», çirkin bir küfür sözüdür. Yahudiler, gizlice bunu Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) söylüyorlardı. Bu kelimeyi ashabının da Peygamberimize açıkça söylediklerini işitince, Yahudiler de açıktan söylemeye başladılar. Yahudiler bu kelimeyi Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) söylüyorlar ve kendi aralarında gülüşüyorlardı. Bunun üzerine Allah, "Ey Mü’minler! Peygamber'e, «Bizi de dinle» (râina; kötü anlama gelebilecek söz) demeyin, «Bizi gözet» (unzurna) deyin ve dinleyin, inkâr edenlere elem verici azab vardır" âyetini indirdi. Ebû Nuaym, Delâil'de, İbn Abbâs'ın (.....) âyeti hakkında şöyle dediğini bildirir: (Râinâ) Sözü Yahudilerin çirkin bir küfür sözü olduğundan dolayı Allah, "Bizi dinle manasında olan (=Unzurnâ) sözünü söylemelerini emretmiştir. Bundan sonra müminler: “Râina sözünü söyleyeni duyduğunuz kişinin boynunu vurunuz" deyince, Yahudiler bu sözü söylemekten vaz geçtiler. İbn Cerîr, İbn Ebî Hâtim ve Taberânî bildirir: İbn Abbâs (.....) âyetiyle ilgili olarak der ki: “Yahudiler, Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem): «Bize kulak ver» derlerdi." İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir, Süddî'den bildirir: Yahudilerden, Mâlik b. es-Sayf ve Rîfâa b. Zeyd, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ile karşılaştıklarında onunla konuşurken: “Bize kulak ver, dinle, dinlenilmeyesi" derlerdi. Müslümanlar, bu sözleri Ehl-i kitabın peygamberlerine hürmet ettikleri bir söz zannettiler ve Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) kendileri de aynı şeyi söylediler. Bunun üzerine Allah: “Ey Mü’minler! Peygamber'e, «Bizi de dinle» (raina; kötü anlama gelebilecek söz) demeyin, «Bizi gözet» (unzurna) deyin ve dinleyin, inkâr edenlere elem verici azab vardır'" âyetini indirdi.' İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim, Ebu's-Sahr'dan bildirir: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) arkasını dönüp gideceği zaman, Müslümanlardan onunla işi olan: “Bize kulak ver" derdi. Allah, Resulüne böyle denmesini istemedi ve Müslümanlara, Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) saygılı olmak için: “Bizi dinle" demelerini emretti. Abd b. Humeyd, İbn Cerîr ve Ebû Nuaym, Delâil'de, Katâde'nin (.....) âyetiyle ilgili olarak şöyle dediğini bildirir: “Bu sözü alay etmek için söylüyorlardı. Allah, müminlerin, Yahudilerin söylediği bu sözü Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) söylemelerini kerih gördü." İbn Cerîr ve Ebû Nuaym, Delâil'de bildirir: Atiyye, (.....) âyetiyle ilgili olarak der ki: Yahudilerden bazıları: “Bize kulak ver" derlerdi ve onları duyan Müslümanlardan bazıları da aynı şeyi söylemeye başlayınca, Allah Yahudilerin söylediği bu sözü kerih gördü. İbn İshâk ve İbn Cerîr, İbn Abbâs'ın, (.....) âyetinin manasının, "Bize kulak ver" demek olduğunu bildirir. Abd b. Humeyd ve İbn Cerîr, Mücâhid'in, (.....) âyetinden kastedilenin, muhalif söz söylememek olduğunu bildirir. İbn Cerîr'in bildirdiğine göre Mücâhid der ki: (.....) âyetinin manası: “Sen bizi dinle, biz de seni dinleyelim" demeyiniz, "Bize anlat ve açıkla" deyiniz" demektir. İbn Cerîr, Ebu'l-Âliye'den bildiriyor: Arap müşrikler birbirleriyle konuşunca "Bana kulak ver" derlerdi. Bu âyetle (Müslümanların) böyle yapmaları (bu ifadeyi kullanmaları) yasaklandı." Abd b. Humeyd, İbn Cerîr ve Nehhâs, Nâsih'te, Atâ'dan, (.....) âyetiyle ilgili şöyle dediğini bildirir: Râinâ, sözü, Cahiliye döneminde Ensar'ın kullandığı bir sözdü. Allah onların böyle demesini yasakladı ve: “Bizi gözet" (=unzurna) deyin ve dinleyin" buyurdu. İbn Ebî Hâtim, Hasan(-ı Basrî)'nin, bu âyeti (.....) şeklinde okuyup, "Bu söz, alay etmek maksismiyle söylenen bir sözdür" dediğini bildirir. İbn Cerîr, Süddî'den, âyette ğeçen (.....) sözünün, "Size söyleneni dinleyin" manasında olduğunu bildirir. Ebû Nuaym, el-Hilye'de, İbn Abbâs'tan Resûlullah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: “Yüce Allah'ın indirdiği «Ey iman edenler» hitabıyla başlayan ayetlere muhatab olanların hepsinin başında Ali vardır ve Ali onların emiridir." Ebû Nuaym der ki: “Bu hadisi, sadece Ebû Hayseme'den merfu olarak naklettik. Başkaları ise bunu mevkuf (yani İbn Abbâs'ın sözü) olarak nakletmişlerdir. |
﴾ 104 ﴿