118"Bilmeyenler: «Allah bizimle konuşmalı veya bize bir âyet gelmeli değil mıydı?» dediler. Onlardan öncekiler de onların söylediklerinin tıpkısını söylemişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Kesinlikle inanan kimseler için ayetleri açıklamışızdır." İbn İshâk, İbn Cerîr ve İbn Ebî Hâtim, İbn Abbâs'tan bildirir: Râfi, b. Hureymile Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem): “Ey Muhammed! Eğer iddia etiğin gibi Allah katından gönderilen bir Peygamber isen, Allah'a söyle de bizimle konuşsun. Biz de onun sözünü işitmiş olalım" deyince, Allah: “Bilmeyenler: «Allah bizimle konuşmalı veya bize bir âyet gelmeli değil miydi?" » dediler. Onlardan öncekiler de onların söylediklerinin tıpkısını söylemişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Kesinlikle inanan kimseler için ayetleri açıklamışızdır"' âyetini indirdi." Abd b. Humeyd ve İbn Cerîr'in bildirdiğine göre Katâde, "Bilmeyenler: “Allah bizimle konuşmalı veya bize bir âyet gelmeli değil miydi?" dediler. Onlardan öncekiler de onların söylediklerinin tıpkısını söylemişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Kesinlikle inanan kimseler için ayetleri açıklamışızdır" âyetinin manasını açıklarken şöyle dedi: “Âyette kastedilenler, Araplardan olan kafirlerdir. Onlar: “Allah bizimle konuşmalı" dediler. Yahudiler ve Hıristiyanlar da aynı şeyi söylemişlerdi. Araplarla Yahudiler ve Hıristiyanların ve aynı istekte bulunan başkalarının kalpleri bu konuda birbirine benzemiştir. Abd b. Humeyd ve İbn Cerîr'in bildirdiğine göre Mücâhid, "Bilmeyenler: «Allah bizimle konuşmalı veya bize bir âyet gelmeli değil miydi?» dediler. Onlardan öncekiler de onların söylediklerinin tıpkısını söylemişlerdi. Kalbleri birbirine benzedi. Kesinlikle inanan kimseler için ayetleri açıklamışızdır" âyetini açıklarken, "Allah'ın kendileriyle konuşmasını isteyenler, Hıristiyanlardır. Öncekiler ise Yahudilerdir" dedi. |
﴾ 118 ﴿