232

"Boşanan kadınlar bekleme sürelerini bitirdikten sonra, kocalarıyla güzellikle anlaştıkları taktirde o kadınların tekrar evlenmelerine engel olmayın. İçinizden Allah'a ve âhiret gününe inanan kimseler bundan öğüt alır. Bu sizin için daha nezih ve daha paktır. Allah bilir, sîz bilmezsiniz"

Vekî', Buhârî, Abd b. Hutneyd, Ebû Dâvud, Tirmizî, Nesâî, İbn Mâce, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir, İbn Ebî Hâtim, İbn Merdûye, Hâkim ve Beyhakî, Ma'kil b. Yesâr'dan bildiriyor: Bir kız kardeşim vardı. Amcaoğullarından biri gelip evlenmek isteyince verdim ve evlendiler. Yanında bir süre kaldıktan sonra kocası onu bir talakla boşadı ve iddeti bitene kadar döndürmedi. İddet bittikten sonra da her ikisi de birbirlerine karşı istekli oldular. Başkaları gelip kızkardeşimi isterken o da gelip talip oldu. Ona:

“Be rezil herif! Ben sana iyilikte bulunup kardeşimi verdim ama sen onu boşadrn. Şimdi ise gelip bir daha istiyorsun. Vallahi bir daha sana asla geri dönmeyecek!" karşılığını verdim. Oysa kötü bir değildi ve kardeşim de ona geri dönmek istiyordu. Yüce Allah her ikisinin birbirine olan ihtiyacını görmüş olacak ki:

“Boşanan kadınlar bekleme sürelerini bitirdikten sonra, kocalarıyla güzellikle anlaştıkları taktirde o kadınların tekrar evlenmelerine engel olmayın..."âyetini indirdi. Bu âyet benim bu tavrım üzerine nazil oldu. Bunun üzerine ettiğim yemini bozup kefaretini ödedim ve kardeşimi onunla evlendirdim.

Başka bir lafızda şöyle geçer:

“Ma'kil b. Yesâr nazil olan bu âyeti işitince:

“Rabbimin emrini işittim ve itaat edeceğim" karşılığını vermiş, sonra adamı çağırıp:

“Kardeşimi sana verip ikramda bulunacağım" demiştir.

İbn Cerîr ile İbnu'l-Münzir, İbn Abbâs'tan bildiriyor:

“Bu âyet karısını bir veya iki talakla boşayıp, kadının iddeti bittikten sonra onu (nikâhına) döndürüp tekrar evlenmek isteyen erkek ile aynısını isteyen ancak velileri izin vermeyen kadın hakkında nazil olmuştur. Bu âyetle Yüce Allah kadının velilerine, onun böylesi bir evlilik yapmasına engel olmamalarını bildirmiştir."

İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) âyetini:

"Kadınların evlenmelerine engel olmayın" şeklinde açıklamıştır.

Abd b. Humeyd ile İbn Cerîr, Mücâhid'den bildiriyor:

“Âyet Müzeyneli bir kadın hakkında nazil olmuştur. Kadını kocası boşamış, iddeti bitince kardeşi Ma'kil b. Yesâr ilk kocasına geri döner korkusuyla evlenmesine engel olmuş ve ona eziyette bulunmuştu."

İbn Cerîr, İbn Cüreyc'den bildiriyor:

“Bu âyet Ma'kil b. Yesâr ile kız kardeşi Cümle binti Yesâr hakkında nazil oldu. Cümle'yi evli olduğu Ebu'l-Beddâh boşamış, ancak iddeti bitince tekrar istemişti. Erkek kardeşi Ma'kil de onunla evlenmesine engel olmuştu."

İbn Cerîr, Ebû İshâk el-Hemdânî'den bildiriyor: Fâtıma binti Yesâr'ı kocası boşadı. Sonra tekrar onunla evlenmek istedi ve ona talip oldu. Ancak Ma'kil:

“Biz onu seninle evlendirdik, ancak sen boşamakla yapacağını yaptın" diyerek Fâtıma'nın onunla evlenmesine engel oldu. Bunun üzerine Yüce Allah:

“...Kocalarıyla güzellikle anlaştıkları taktirde o kadınların tekrar evlenmelerine engel olmayın..." âyetini indirdi.

İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir, Süddî'den bildiriyor: Bu âyet Câbir b. Abdillah el-Ensârî hakkında nazil oldu. Câbir'in bir amcakızı vardı ve kocası onu bir talakla boşamıştı. Kızın iddeti bitince kocası onu döndürmek istedi, ancak Câbir:

“Amcakızımızı boşadın! Şimdi onunla tekrar evlenmek mi istiyorsun!" diyerek kabul etmedi. Kız da onunla tekrar evlenmek istiyordu. Bunun üzerine Yüce Allah:

“Boşanan kadınlar bekleme sürelerini bitirdikten sonra, kocalarıyla güzellikle anlaştıkları taktirde o kadınların tekrar evlenmelerine engel olmayın..." âyetini indirdi.

Abd b. Humeyd ile İbn Ebî Hâtim'in Süddî vasıtasıyla bildirdiğine göre Ebû Mâlik:

“Boşanan kadınlar bekleme sürelerini bitirdikten sonra, kocalarıyla güzellikle anlaştıkları taktirde o kadınların tekrar evlenmelerine engel olmayın..." âyetini açıklarken şöyle demiştir:

“Güzellikle anlaşmaları kadının verilecek mehre razı olmasıdır. Adamın biri karısını boşadı, ancak sonradan her ikisi de buna pişman oldu. Adam kadını döndürmek isteyince kadının velisi kabul etmedi. Bunun üzerine bu âyet nazil oldu."

İbnu'l-Münzir, Ebû Câfer'den bildiriyor:

“Evlilik konusunda velinin izninin gerektiği Kur'ân'da mevcuttur. Yüce Allah:

“...Kocalarıyla güzellikle anlaştıkları taktirde o kadınların tekrar evlenmelerine engel olmayın..." buyurur."

İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mukâtil:

“...Kocalarıyla güzellikle anlaştıkları taktirde..."âyetini açıklarken:

“Yeni bir mehir, şartlar ve nikah üzerinde anlaştıkları takdirde evlenmelerine engel olmayın, anlamındadır" demiştir.

İbn Ebî Şeybe, İbn Cerîr ve İbn Merdûye, İbn Ömer'den bildiriyor: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Bekarlarınızı evlendirin" buyurdu. Adamın biri:

Resûlallah! Mehrin miktarı ne kadar olmalıdır?" diye sorunca, Allah Resûlü (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Her iki tarafın velilerinin razı olacağı bir miktar" karşılığını verdi.

İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Dahhâk:

“...Allah bilir, siz bilmezsiniz" âyetini açıklarken:

“Ey veli! Yüce Allah erkek ile kadının birbirlerini ne kadar sevdiğini senden daha iyi bilmektedir!" demiştir.

232 ﴿