32" Allah'ın, kiminizi kiminize üstün kılmaya vesile yaptığı şeyleri arzu edip durmayın. Erkeklere kazandıklarından bir pay vardır. Kadınlara da kazandıklarından bir pay vardır. Allah'tan, O'nun lütfunu isteyin. Şüphesiz Allah, her şeyi hakkıyla bilendir." Abdurrezzâk, Saîd b. Mansûr, Abd b. Humeyd, Tirmizî, İbn Cerîr, İbnu'l- Münzir, İbn Ebî Hâtim, Hâkim ve Beyhakî, Sünen'de Mücâhid'den bildirir: Ümmü Seleme: “Yâ Resûlallah! Erkekler savaşa katılırken biz katılamıyoruz. Katılamadığımız için de savaşıp şehit olamıyoruz. Mirastan da yarım hisse alıyoruz" deyince, Yüce Allah: “Allah'ın, kiminizi kiminize üstün kılmaya vesile yaptığı şeyleri arzu edip durmayın..." âyetini indirdi. Aynı konuda: “Şüphesiz müslüman erkeklerle müslüman kadınlar, mü'min erkeklerle mü'min kadınlar, itaatkâr erkeklerle itaatkâr kadınlar, doğru erkeklerle doğru kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, Allah'a derinden saygı duyan erkekler, Allah'a derinden saygı duyan kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, namuslarını koruyan erkeklerle namuslarını koruyan kadınlar, Allah'ı çokça anan erkeklerle çokça anan kadınlar var ya, işte onlar için Allah bağışlanma ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır" âyetini de indirdi. İbn Ebî Hâtim, Saîd b. Cübeyr vasıtasıyla İbn Abbâs'tan bildirir: Kadının biri Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) geldi ve: “Ey Allah'ın Peygamberi! Mirasta bizlere erkeğin payının yarısı veriliyor. Şahitlikte iki kadın bir erkek gibi sayılıyor. Amel konusunda da durumumuz aynı mı? Bir iyilik yaptığımızda yarım iyilik sevabı mı alacağız?" dedi. Bunun üzerine Yüce Allah: “Allah'ın, kiminizi kiminize üstün kılmaya vesile yaptığı şeyleri arzu edip durmayın..." âyetini indirdi. Yüce Allah bu üstünlüğün kendi tarafından kılındığını ve bunun adil olduğunu bildirdi. Saîd b. Mansûr ve İbnu'l-Münzir, İkrime'den bildirir: Kadınlar, cihad konusunu sorup: “Yüce Allah'ın bize de savaşmayı farz kılmasını, erkekler gibi sevap almayı isterdik" deyince, Yüce Allah: “Allah'ın, kiminizi kiminize üstün kılmaya vesile yaptığı şeyleri arzu edip durmayın..." âyetini indirdi. İbn Cerîr, İbn Cüreyc vasıtasıyla bildirdiğine göre Mücâhid ve İkrime bu âyeti açıklarken: “Ebû Umeyye'nin kızı Ümmü Seleme hakkında nazil oldu" demişlerdir. İbn Cerîr ve İbn Ebî Hâtim, Süddî'den bildirir: Erkekler: “Mirasta nasıl kadınlardan iki kat daha fazla alıyorsak, aynı şekilde amellerimizde de kadınların alacağı sevabın iki katını istiyoruz" dediler. Kadınlar da: “Erkeklerden şehit düşenlerin alacağı sevabın aynısını biz de istiyoruz. Çünkü biz onlar gibi savaşamıyoruz. Bize de cihada çıkmak yazılsaydı çıkar savaşırdık" dediler. Bunun üzerine Yüce Allah bu âyeti indirdi ve: “Yüce Allah'ın lutfunu isteyin ki güzel ameller yapmayı nasip etsin. Bu sizin için daha hayırlıdır" buyurdu. İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in Ali vasıtasıyla bildirdiğine göre İbn Abbâs: “Allah'ın, kiminizi kiminize üstün kılmaya vesile yaptığı şeyleri arzu edip durmayın. Erkeklere kazandıklarından bir pay vardır..." âyetini açıklarken şöyle demiştir: Erkekler: “Keşke filan kişinin ve ailesinin malı benim olsa" gibi isteklerde bulunmasın. Yüce Allah böylesi istekleri yasaklamış ve lütfundan istenmesini emretmiştir. Erkeklere de ölenlerin mirasından kadının iki katı olacak şekilde pay vardır. İbn Cerîr, Hasan (-ı Basrî)'den bildirir: “Falanın filanın malının sizin olmasını temenni etmeyin. Kimbilir belki de o mal o kişinin helakına sebep olacaktır." Abd b. Humeyd ve İbn Cerîr, Katâde'den bildirir: Cahiliye döneminde kadına ve çocuklara mirastan pay vermezlerdi. Ölüden geri kalan mirası zor işleri yapabilen, gelir getiren ve düşmana karşı koyabilen kişiler arasında paylaşırlardı. İslam dini gelip kadına da çocuğa da pay verip, kadının payını erkeğin payının yarısı kılınca, kadınlar: “Keşke mirastaki payımız erkeklerin payı gibi olsaydı" dediler. Erkekler de: “Mirasta kadınlardan üstün tutulduğumuz gibi âhiretteki hesapta da onlardan üstün tutulmayı umuyoruz" dediler. Bunun üzerine Yüce Allah: “...Erkeklere kazandıklarından bir pay vardır. Kadınlara da kazandıklarından bir pay vardır..." âyetini indirdi. Yüce Allah burada erkeklerde olduğu gibi kadınların da yaptıkları iyiliğin karşılığını on katıyla alacaklarını ifade etti. İbn Cerîr, ibn Harîz'den bildirir: “...Erkek, kadının iki katı pay alır..." âyeti nazil olduğu zaman kadınlar: “Mirasta bizim iki katımızı aldıkları gibi günahlardan da onların payına bizim iki katımız kadarı düşmesi lazım" dediler. Bunun üzerine Yüce Allah: “...Erkeklere kazandıklarından bir pay vardır. Kadınlara da kazandıklarından bir pay vardır..." buyurarak hem erkeklerin, hem de kadınların günahlardan payları olacağını bildirmiştir. İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mükâtil: “...Erkeklere kazandıklarından bir pay vardır. Kadınlara da kazandıklarından bir pay vardır..." âyetini açıklarken: “Paydan kasıt günahlardır" demiştir. Abd b. Humeyd, İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Muhammed b. Şîrîn, dünyalık bir şeyler temenni eden birini işittiği zaman ona şöyle derdi: Yüce Allah: “Allah'ın, kiminizi kiminize üstün kılmaya vesile yaptığı şeyleri arzu edip durmayın..." buyurarak böylesi bir şeyi istemenizi yasakladı. "Allah'tan, O'nun lütfunu isteyin..." buyurarak da isteme konusunda hayırlı olan şeyi bildirdi. İbn Ebî Şeybe, İbn Cerîr ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Mes'ûd: “Allah'tan, O'nun lütfunu isteyin..." âyetini açıklarken: “Bunlar dünya nimetlerine yönelik istekler değildir" demiştir. İbn Cerîr ile İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Saîd b. Cübeyr: “Allah'tan, O'nun lütfunu isteyin..." âyetini açıklarken: “Bunlar dünya nimetlerine yönelik istekler değil, ibadete yönelik isteklerdir" demiştir. Tirmizî'nin İbn Mes'ûd'dan bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Yüce Allah'ın lütfunu isteyin, zira Allah kendisinden bir şeyler istenmesini sever" buyurmuştur. İbn Cerîr, Hakîm b. Cübeyr vasıtasıyla ismini zikretmediği bir adamdan bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Yüce Allah'ın lütfunu isteyin, zira Allah kendisinden bir şeyler istenmesini sever. En güzel ibadet de sıkıntılardan kurtulmayı beklemektir" buyurmuştur. Ahmed'in Enes'ten bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Kişi Yüce Allah'tan üç defa Cenneti istediği zaman Cennet: «Allahım! Onu Cennete sok» der. Kişi üç defa ateşten Allah'a sığındığı zaman, Cehennem: «Allahım! Onu ateşten koru!» der." |
﴾ 32 ﴿