122

"İnanıp yararlı İşler yapanları, Allah'ın gerçek bîr sözü olarak, içinde temelli ve ebedi kalacakları, içinden ırmaklar vardır?"

İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Mes'ûd:

“Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamıdır" dedi.

Beyhakî, Şuabu'l-İmân'da, İbn Mes'ûd'dan bildiriyor: Gelecek her şey yakın olandır. Bilin ki, uzak olan her şey gelmeyecek olandır. Bilin ki, Yüce Allah hiç kimsenin acele etmesiyle acele etmez. İnsanların istedikleri kendisi için önemli değildir. İnsanların değil, Allah'ın dilediği olur. Allah bir şey ister, insanlar da başka bir şey ister. Ama insanlar istemese de Allah'ın dilediği olur. Sözlerin en doğrusu Allah'ın Kitabı'dır. Hidâyetlerin en güzeli Hazret-i Muhammed'in (sallallahü aleyhi ve sellem) gösterdiği yoldur. İşlerin en kötüsü sonradan çıkarılanlardır. Her sonradan çıkarılan bidattir. Her bidat ta dalalettir. Kalbe bırakılan en hayırlı şey yakîndir. En hayırlı zenginlik gönül zenginliğidir. En hayırlı ilim faydalı olan ilimdir. En hayırlı yol tâbi olunan yoldur. Az olup yeten çok olup oyalayandan daha hayırlıdır. Kişinin sonunda gideceği yer dört arşınlık bir yerdir. İnsanları usandırmayın ve bıkkınlığa düşürmeyin. Her nefsin dinç ve doğruya yöneleceği durumlar olduğu gibi bıkkınlık gösterip sırt çevireceği durumlar da vardır. En kötü rivayet, yalan yere yapılan rivayettir. Yalan kişiyi fücura, fücûr da ateşe götürür. Doğru söylemeye bakınız. Doğruluk kişiyi iyiliğe, iyilik de kişiyi Cennete götürür. Bu durumdan ibret alınız. Bu iki gruptan biriyle karşılaşıldığında doğruya:

“Doğru söyledi ve iyi oldu" denilir. Yalancıya ise:

“Yalan söyledi ve fâcir oldu" denilir. Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Kul devamlı doğru söyler ve sonunda doğrulardan yazılır. Yine kul devamlı yalan söyler ve sonunda yalancılardan yazılır" buyurduğunu işittik.

Bilin ki, ne ciddi olarak, ne de şaka olarak yalan söylemek caiz değildir. Yine sizden birinin oğluna söz verip tutmaması caiz değildir. Sakın Ehl-i Kitâb'a bir şey sormayınız. Çünkü onların üzerinde uzun bir zaman geçti ve kalpleri katılaşıp dinlerinde bidatlar çıkardılar. Eğer mutlaka soracaksanız verdikleri cevaplardan kitabınıza uygun olanı alınız, kitabınıza ters düşeni ise almayınız ve bu konuda söz söylemeyiniz. Bilin ki, boş olan ev içinde Allah'ın Kitâb'ından bir şey olmayan evdir. İçinde Allah'ın Kitâb'ından bir şey olmayan ev, onu inşa edecek kimsenin bulunmadığı harabe ev gibidir. Şeytan, içinde Bakara Sûresinin okunduğu evden çıkar.

Beyhakî, Delâil'de, Deylemî ve İbn Asâkir, Ukbe b. Âmir'den bildiriyor: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber Tebuk gazvesine gitmiştik. Tebuk'e bir günlük mesafede iken konakladık. Bir gece uyumuştuk ve güneş bir mızrak boyu çıkana kadar uyanamamıştık. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Ey Bilal! Sana fecir vakti bizi uyarmanı söylemedim mi?" diye sorunca, Bilal:

Resûlallah! Senin gibi ben de uyuyakalmışım" dedi. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) oradan yakın bir yere gitti ve namaz kıldı. Sonra hızlı bir şekilde bir gün bir gece yol aldık ve Tebuk'e ulaştık. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem), Allah'a yakışır bir şekilde hamdü sena ettikten sonra şöyle buyurdu:

“En doğru söz Allah'ın Kitabı, en sağlam bağ takva sözüdür. En hayırlı millet İbrahim'in (aleyhisselam) milleti, en hayırlı sünnet Muhammed'in sünnetidir. En üstün söz Allah'ı zikretmek, en güzel kıssa Kur'ân'dır. İşlerin en hayırlısı severek yapılan şeylerdir. En kötüsü de bidatlerdir. Hidayetin en güzeli peygamberlerin gösterdiği yol, en güzel ölüm şehit olarak ölmektir. En kötü körlük hidayetten sonra delalete düşmektir. En hayırlı ilim faydalı olan ilim, en hayırlı yol tâbi olunan yoldur. En kötü körlük kalbin körlüğüdür. Veren el alan elden üstündür. Az olup yeten çok olup oyalayandan daha hayırlıdır. En kötü mazeret ölüm anında ileri sürülen mazeret, en kötü pişmanlık kıyamet günündeki pişmanlıktır. Bazı insanlar namazı vaktin sonunda kılar, kimisi de Allah'ı ancak hastalık (sıkıntılı) anında zikreder. Dilin en büyük günahı yalan söylemesidir. En güzel zenginlik gönül zenginliği, en hayırlı azık takvadır. Hikmetin başı Yüce Allah'tan korkmaktır. Kalplere yerleşen en hayırlı şey yakin, şüphe etmek ise küfürdür. Ölü arkasından ağıt yakmak cahiliye adetlerindendir. Ganimet malına hıyanet etmek Cehennemde kendine yer hazırlamak, mal biriktirmek ise dağlamadır. Şiir İblis'in zurnası, içki kötülüklerin tümüdür. Kadınlar şeytanın ipi, gençlik de delilikten bir parçadır. En kötü kazanç faiz kazancı, en kötü yemek yetim malı yemektir.

Mutlu, başkasının durumundan ibret alan, bedbaht, annesinin karnında bedbaht olandır. Kişinin sonunda gideceği yer dört arşınhk bir yerdir. Önemli olan kişinin son ameli olduğu gibi en geçerli ameli de son amelidir. En kötü rivayet yalan rivayettir. Gelen her şey yakındır. Mümine sövmek günah, öldürmek küfür, etini yemek (gıybet etmek) Allah'a masiyettir. Malı da kanı gibi haramdır. Kim yalan yere yemin ederse Allah onun yalanını açığa çıkarır. Kim başkasının kusurunu affederse kendi kusuru da affedilir. Kim iffetli olursa Allah onun ailesini de iffetli kılar. Kim öfkesini yenerse Allah ona ecrini verir. Kim de bir musibete karşı sabrederse Allah ona bu musibeti bir şekilde telafi eder. Kim gösteriş için amel ederse, Allah (kıyamet gününde) onun gösteriş ettiğini herkese gösterir. Kim de sabrederse Allah ona kat kat sevap verir, kim de Allah'a asi olursa Allah onu azaplandırır." Sonra Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) uç defa:

“Allahım! Beni ve ümmetimi bağışla" dedi ve:

“Allah'tan sizin ve benim için bağışlanma dilerim" diye dua etti.

İbn Ebî Şeybe ve İbn Asâkir'in bildirdiğine göre İbn Mes'ûd hutbesinde:

“Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamıdır" dedi ve devamla bir önceki hadisi zikretti.

122 ﴿