125

"İyilik yaparak kendisini Allah'a teslim edip, hakka yönelen İbrâhîm'in dinine uyandan, din bakımından daha iyi kim olabilir? Allah İbrâhîm'i dost edinmişti."

İbn Ebî Hâtim, İbn Abbâs'tan bildirir: Müslümanlar:

“İslam'dan başka din yoktur. Kitabımız bütün kitapları neshetti. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), Peygamberlerin sonuncusudur. Dinimiz en hayırlı dindir" deyince, Yüce Allah:

“İyilik yaparak kendisini Allah'a teslim edip, hakka yönelen İbrâhîm'in dinine uyandan, din bakımından daha iyi kim olabilir?.."' buyurdu.

Hâkim'in, İbn Abbâs'tan bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Yüce Allah konuşmak için Musa'yı (aleyhisselam), dost olarak da İbrahim'i (aleyhisselam) seçmiştir" buyurdu.

İbn Cerîr ve Taberânî, es-Sünne'de bildirdiğine göre İbn Abbâs der ki:

“Yüce Allah, İbrâhim'i (aleyhisselam) dostluk, Mûsa'yı (aleyhisselam) konuşmak ve Muhammed'i (sallallahü aleyhi ve sellem) de kendisini görmek özelliğiyle seçmiştir."

İbn Ebî Şeybe, Buhârî ve İbnu'd-Durays'ın bildirdiğine göre Muâz b. Cebel Yemen'e gelip sabah namazını halka imam olarak kıldırdı. Namazda:

“...Allah İbrâhîm'i dost edinmişti" âyetini okuyunca, cemaatten biri:

“İbrâhîm'in (aleyhisselam) annesinin gözü aydın olsun" dedi.

Hâkim, Cündüb'den bildirir:

Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) vefat etmeden önce:

“Yüce Allah, İbrahim'i (aleyhisselam) dost edindiği gibi beni de dost edindi" buyurdu.

Taberânî ve İbn Asâkir'in, İbn Mes'ûd'dan bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Yüce Allah, İbrahim'i (aleyhisselam) dost edindi. Sizin arkadaşınız da Allah'ın dostudur. Muhammed kıyamet gününde insanların efendisidir" buyurdu ve:

“...Belki de Rabbin seni övülecek makama yükseltir" âyetini okudu.

Taberânî'nin Semure'den bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Kıyamet gününde normal dostluklar dışında her iki Peygamber birbiriyle dost olur. O gün de benim dostum Allah'ın dostu İbrahim'dir (aleyhisselam)" buyururdu.

Bezzâr ve Taberânî'nin, Ebû Hureyre'den bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Cennette inciden yapılmış bir köşk vardır. Onda ne bir çatlaklık, ne de bir zayıflık bulunur. Allah bu köşkü dostu İbrâhîm (aleyhisselam) için konak yeri olarak hazırlamıştır" buyurdu.

Hâkim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs:

“İbrâhîm'in (aleyhisselam) Allah'la dostluğuna, Mûsa'nın (aleyhisselam) Allah'la konuşmasına ve Muhammed'in (sallallahü aleyhi ve sellem) Allah'ı görmesine mi şaşıyorsunuz?" dedi.

Tirmizî ve İbn Merdûye, İbn Abbâs'tan bildirir: Ashâbdan bazıları Hazret-i Peygamber'i (sallallahü aleyhi ve sellem) beklemek için oturmuştu. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) çıkıp geldi ve yanlarına yaklaştığında onların bir şeyler konuştuklarını gördü. Biri:

“Allah yarattıklarından bir dost edindi. Bu dostu da İbrahim'dir" diyordu. Diğer bir kişi:

“Mûsa'nın (aleyhisselam) Allah'la konuşması da şaşılacak bir şeydir" diyordu. Diğer bir kişi:

“İsa (aleyhisselam), Allah'ın kelimesi ve ruhudur" diyordu. Başka biri:

“Âdem (aleyhisselam), Allah'ın şeçkin kılmış olduğu kişidir" diyordu. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) yanlarına yetişince selam verip şöyle buyurdu:

“Konuştuklarınızı ve şaştığınız şeyleri işittim. İbrahim (aleyhisselam), Allah'ın dostudur ve bu bir gerçektir. Mûsa (aleyhisselam) Allah'ın konuştuğu kişi, Isa (aleyhisselam), Allah'ın ruhu ve kelimesidir. Adem (aleyhisselam) ise Allah'ın seçkin kıldığı kişidir ve bu bir gerçektir. Dikkat edin, ben Allah'ın sevgilisiyim ve bunda övünme yoktur. Kıyamet gününde ilk şefaat edecek ve şefaati kabul edilecek kişi benim. Cennet kapılarının halkalarını ilk hareket ettirecek (kapıyı çalacak) kişi benim. Yüce Allah, Cennet kapılarını açacak ve benimle beraber olan fakir müminler Cennete girecektir. Bunda da övünme yoktur. Ben kıyamet gününde öncekilerin ve sonrakilerin efendisiyim. Bunda da övünme yoktur. "

Zübeyr b. Bekkâr, el-Muvaffakiyyât'ta der ki: Allah, İbrahim'e (aleyhisselam):

“Seni niye dost edindiğimi biliyor musun?" diye vahyedince:

“Hayır, bilmiyorum, ey Rabbim" karşılığını verdi. Yüce Allah:

“Çünkü senin kalbine baktım, malından vermeyi seven ve almayı istemeyen biri olduğunu gördüm" buyurdu.

İbnu'l-Münzir, İbn Ebzâ'dan bildirir: İbrâhim (aleyhisselam) evine girince ölüm meleği tanımayacağı bir gencin suretiyle yanına girdi. İbrâhim (aleyhisselam):

“Sen kimin izni ile içeri girdin?" diye sorunca, ölüm meleği:

“Evin Rabbinin izniyle girdim" karşılığını verdi. İbrâhim (aleyhisselam) onu tanıyınca, ölüm meleği kendisine:

“Allah kullarından bir dost edindi" dedi. İbrâhim (aleyhisselam):

“Bu kişi kimdir?" deyince, ölüm meleği:

“Onu ne yapacaksın ki?" dedi. İbrâhim (aleyhisselam):

“Ölünceye kadar ona hizmetçi olacağım" cevabını verdi. Bunun üzerine ölüm meleği:

“O sensin" dedi. İbrâhim (aleyhisselam):

“Allah beni hangi sebeple dost edindi?" diye sorunca:

“Çünkü sen vermeyi seven ve almayı sevmeyen birisin" karşılığını verdi.

Beyhakî'nin, Şuab'da, Abdullah b. Amr'dan bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Ey Cibril! Allah niye İbrahim'i (aleyhisselam) dost edindi?" diye sorunca:

“Ey Muhammed! Yemek yedirmesinden dolayıdır" karşılığını verdi.

Deylemî'nin zayıf bir isnâdla, Ebû Hureyre'den bildirdiğine göre Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), Abbâs'a şöyle dedi:

“Ey amca! Allah'ın İbrahim'i (aleyhisselam)niçin dost edindiğini biliyor musun? Cibril, İbrahim'in (aleyhisselam)yanına inince ona: «Allah'ın seni niçin dost edindiğini biliyor musun?» diye sordu. İbrahim (aleyhisselam): «Ey Cibril! Bilmiyorum» deyince, Cibril: «Çünkü sen veriyor ve almıyorsun» dedi. "

Hâfız Ebu'l-Kâsım Hamza b. Yûsuf es-Sehmî'nin Fedâilu'l-Abbâs'ta, Vasile b. el-Eska'dan bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

"Yüce Allah, Âdem'in (aleyhisselam) çocuklarından İbrahim'i (aleyhisselam) seçti ve onu dost edindi. Sonra ibrahim'in (aleyhisselam) çocuklarından da İsmail'i (aleyhisselam) seçti. İsmail'in (aleyhisselam) çocuklarından Nizâr'ı seçti. Sonra Nizâr'ın çocuklarından Mudar'ı seçti. Mudar'ın çocuklarından Kinâne'yi seçti. Sonra Kinâne'den Kureyş'i seçti. Kureyş'ten de Hâşim oğullarını seçti. Sonra Hâşim oğullarından Abdulmuttalib oğullarını seçti. Sonra da Abdulmuttalib oğullarından beni seçti."

Hakîm et-Tirmizî, Nevâdiru'l-Usûl'de, Beyhakî, Şuabu'l-İmân'da, İbn Asâkirve Deylemî'nin, Ebû Hureyre'den bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

“Yüce Allah, İbrahim'i (aleyhisselam) dost edinmiş, Musa'yı da (aleyhisselam)gizli konuşmak için seçmişti. Beni de habîbi olarak seçtikten sonra: «İzzetime yemin olsun ki, ben habîbimi hem dostuma hem de gizli konuştuğuma tercih edip üstün tutarım» buyurdu."

Beyhakî, el-Esma ve's-Sıfât'ta Ali b. Ebî Tâlib'den bildiriyor:

“Kıyamet gününde elbise giydirilecek ilk kişi İbrahim'dir. O beyaz ketenden iki elbise giyecektir. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ise hibare (Yemen yapımı) elbisesi giyecek ve Arş'ın sağında bulunacaktır."

125 ﴿