101

"İşte o kentlerin haberlerini sana anlatıyoruz. And olsun ki onlara peygamberler belgeler getirdi; önceleri yalanladıklarından ötürü inanamadılar. Allah kafirlerin kalblerini böylece kapatıp mühürler"

İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir, İbn Ebî Hâtim ve Ebu'ş-Şeyh'in bildirdiğine göre Ubey b. Ka'b, "Önceleri yalanladıklarından ötürü inanamadılar..." sözünü açıklarken:

“Allah kendilerinden misak aldığı günde kimin yalanlayıp kimin tasdik edeceğini bildiği için bu ifadeyi kullanmıştır" demiştir.

İbn Ebî Şeybe, Abd b. Humeyd, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim, Mücâhid'in, "Önceleri yalanladıklarından ötürü inanamadılar..." sözünü açıklarken:

“Bu âyet, "Eğer geri döndürülseler yine kendilerine yasak edilen şeylere dönerler..." âyetiyle aynı mânâdadır" dediğini bildirir.

İbn Cerîr, İbn Ebî Hâtim ve Ebu'ş-Şeyh'in Süddî'den bildirdiğine göre "Önceleri yalanladıklarından ötürü inanamadılar." sözü, kendilerinden misak alındığı gün istemeden iman etmelerine işaret etmektedir.

İbn Cerîr ve Ebu'ş-Şeyh, Rabî'nin, "İşte o kentlerin haberlerini sana anlatıyoruz. And olsun ki onlara peygamberler belgeler getirdi; önceleri yalanladıklarından ötürü inanamadılar. Allah kafirlerin kalblerini böylece kapatıp mühürler" âyetini açıklarken şöyle dediğini bildirir:

“Yüce Allah, kimin itaat edeceğini ve kimin isyan edeceğini ezeli ilmiyle Hazret-i Âdem'in sulbünde onları yarattığı zaman biliyordu. "Ey Nuh! Sana ve seninle beraber olan topluluklara bizden bir selamet ve bereketle gemiden in. Ama birçok toplulukları da geçindireceğiz, sonra onlara can yakıcı bir azab vereceğiz, denildi" âyeti bunu doğrulamaktadır. Bu konuda Yüce Allah:

“Eğer geri döndürülseler yine kendilerine yasak edilen şeylere dönerler" ve "Biz peygamber göndermedikçe kimseye azab etmeyiz" buyurmaktadır.

Ebu'ş-Şeyh'in bildirdiğine göre Mukâtil b. Hayyân, "Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin Âdem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şahit tuttu" âyetini açıklarken şöyle dedi:

“ Yüce Allah, onları zerreler şeklinde çıkardıktan sonra onları konuşturup:

“Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" diye sordu. Onlar da hep birden:

“Evet. Rabbimizsin" deyip dilleriyle ikrar ettiler. Misak günü bazıları diliyle ikrar ederken kalbiyle küfründe ısrar etti. Yüce Allah'ın, "And olsun ki onlara peygamberler belgeler getirdi; önceleri (misak günü) yalanladıklarından ötürü inanamadılar. Allah kafirlerin kalblerini böylece kapatıp mühürler" âyeti buna işaret etmektedir.

101 ﴿