47"Yurtlarından böbürlenerek, insanlara gösteriş yaparak çıkan ve Allah yolundan men edenler gibi olmayın. Allah onların işlediklerini her yönüyle bilendir." İbn Ebî Hâtinvve İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs: “Yurtlarından böbürlenerek, insanlara gösteriş yaparak çıkan ve Allah yolundan men edenler gibi olmayın..." âyetini açıklarken: “Bunlardan kasıt, Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) karşı Bedir'e savaşa çıkan müşriklerdir" demiştir. İbn Cerîr, Muhammed b. Ka'b el-Kurazî'den bildirir: Kureyşliler Mekke'den Bedir'e doğru yola çıkarken şarkıcılar ve tefler eşliğinde yola koyuldular. Bunun üzerine Yüce Allah: “Yurtlarından böbürlenerek, insanlara gösteriş yaparak çıkan ve Allah yolundan men edenler gibi olmayın..." âyetini indirdi. İbn Ebî Şeybe ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Mücâhid: “Yurtlarından böbürlenerek, insanlara gösteriş yaparak çıkan ve Allah yolundan men edenler gibi olmayın..." âyetini açıklarken: “Bunlar Bedir savaşına çıkan Ebû Cehil ile yanındaki müşriklerdir" demiştir. İbnu'l-Münzir, İbn Ebî Hâtim ve Ebu'ş-Şeyh'in bildirdiğine göre Katâde bu âyeti açıklarken şöyle demiştir: Bedir savaşında Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) karşı savaşan Kureyşli müşrikler caka satarak ve böbürlenerek yola çıkmışlardı. Henüz Bedir'e ulaşmadan kendilerine: “Kervan geçip gitti. Onu Müslümanların elinden kurtardınız, geri dönün" denildi ancak: “Hicaz ahalisi bizim bu hareketimiz ve sayımızı diline dolamadan vallahi geri dönmeyiz" karşılığını verdiler. Bize bildirilene göre o zamanlar Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): “Allahım! Kureyş kibirlenerek ve büyüklenerek Resûlüne karşı savaşmak üzere geliyor" buyurmuştur. Yine: “Allahım! Kureyş tüm gücüyle Mekke'den çıktı buraya geliyor" buyurduğu bize bildirildi. |
﴾ 47 ﴿