49"Onlardan, «Bana izin ver, benî fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi. Cehennem, inkar edenleri şüphesiz kuşatacaktır." İbnu'l-Münzir, Taberânî, İbn Merdûye ve Ebû Nuaym, Ma'rife'de İbn Abbâs'tan bildirir: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Tebûk savaşına çıkmak istediği zaman Cedd b. Kay s'a: “Ey Cedd b. Kays! Asfar oğulları (Rumlar) üzerine cihada çıkmaya ne dersin?" diye sordu. Cedd b. Kays: “Yâ Resûlallah! Ben kadınlara düşkün olan biriyim. Rumların kadınlarını görürsem fitneye düşerim. Bana izi ver de savaşa çıkmâyayım ve böylesi bir fitneye düşmemeyim" dedi. Bunun üzerine Yüce Allah: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi. Cehennem, inkar edenleri şüphesiz kuşatacaktır" âyetini indirdi. İbn Ebî Hâtim ve İbn Merdûye, Câbir b. Abdillah'tan bildirir: Resûlullah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) Cedd b. Kays'a: “Ey Cedd b. Kays! Asfar oğulları (Rumlar) üzerine cihada çıkmaya ne dersin?" diye sorduğunu işittim. Cedd: “Yâ Resûlallah! Çıkmama konusunda bana izin verir misin ki? Ben kadınlara düşkün biriyim. Rumların kadınlarını görüp de fitneye düşmekten korkarım" deyince, Allah Resûlü ondan yüz çevirip: “Sana izin verdim" buyurdu. Bunun üzerine Yüce Allah: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi. Cehennem, inkar edenleri şüphesiz kuşatacaktır" âyetini indirdi. Taberânî ve İbn Merdûye, İbn Abbâs'tan bildirir: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): “Savaşa çıkın ki Asfar oğullarının (Rumların) kızlarını ganimet olarak elde edesiniz" buyurdu. Münafıklardan bazıları: “Kadınlarla sizleri fitneye düşürecek" deyince Yüce Allah: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi..." âyetini indirdi. İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre Hazret-i Âişe: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi..." âyetini açıklarken şöyle demiştir: Cedd b, Kays hakkında nazil oldu. Zira: “Ey Muhammed! Bana savaşa çıkmama konusunda izin ver de Rumların kadınları beni fitneye düşürmesin" demişti. İbn Ebî Şeybe, İbnu'l-Münzir ve Ebu'ş-Şeyh'in bildirdiğine göre Mücâhid: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi..." âyetini açıklarken şöyle demiştir: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Savaşa çıkın ki Asfar oğullarının (Rumların) kızlarını ganimet olarak elde edesiniz" buyurunca, münafıklar: “Bize savaşa çıkmama konusunda izin ver de Rumların kadınları bizi fitneye düşürmesin" dediler. İbn İshâk, İbnu'l-Münzir ve Beyhakî, Delâil'de Mücâhid vasıtasıyla Âsim b. Ömer b. Katâde'den ve Abdullah b. Ebî Bekr b. Hazm'dan bildirir: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) genelde savaş için çıkacağı zaman gideceği yeri açıklamaz başka bir yere gidiyor izlenimini verirdi. Sadece Tebûk savaşına çıkacağı zaman: “Ey insanlar! Rumların üzerine gitmek istiyorum!" buyurdu ve gideceği yeri önceden açıkladı. Aşırı sıcakların ve kuraklığın olduğu zamanlardı. Meyvelerin olgunlaşıp hasat mevsiminin yaklaştığı, insanların meyvelerin arasında ve serin gölgeler altında kalmaktan hoşlanıp bunlardan ayrı durmak istemediği bir zamanda Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) Tebûk'e savaşa çıkma konusunda Cedd b. Kays'a: “Ey Cedd! Rumların kızlarına sahip olmaya ne dersin?" diye sordu. Cedd: “Yâ Resûlallah! Kavmim de bilir ki herkesten fazla kadınlara düşkün biriyim. Rum (Bizans) kızlarını görmem halinde de fitneye düşmekten korkarım. Yâ Resûlallah! Sen bana izin ver de bu savaşa çıkmayayım" karşılığını verince, Allah Resûlü ondan yüz çevirip: “İzin verdim" buyurdu. Bunun üzerine Yüce Allah: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi. Cehennem, inkar edenleri şüphesiz kuşataçaktır" âyetini indirdi. Âyette, nefsini ve rahatını düşünüp Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile savaşa katılmaktan geri durmanın Rum kızları yüzünden düşülecek fitneden daha büyük olduğu ifade edildi,. Bunun sonucunda da Cehennem ateşinin onu kuşatıp içine alacağı bildirildi. Yine münafıklardan bir adam: “Bu sıcaklarda savaşa çıkmayın!" deyince, Yüce Allah: “...Allah yolunda mallarıyla canlarıyla cihad etmek hoşlarına gitmedi ve «Bu sıcakta sefere çıkmayın» dediler. De ki: Cehennemin ateşi daha sıcaktır..." âyetini indirdi. Daha sonra Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) savaş kararı aldı ve Müslümanların hazırlanmasını söyledi. Bu savaşta zengin olanlara savaş için gerekli harcamaları yapmalarını ve Allah yolunda binekler hazırlamalarını söyledi. Bunun üzerine zengin olanlar Allah rızası için imkanı olmayanlara binekler tedarik ettiler. Osmân da bu savaş için hiç kimsenin etmediği büyük bir meblağı infak etti. İki yüz kişiye de binek tedarik etti. Beyhakî, Delâil'de Urve ile Mûsa b. Ukbe'den bildirir: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) Şam'a doğru yürümek üzere hazırlandı. Müslümanların da çıkış için hazırlanmaları konusunda ilan yaptı. Zaman da hurma hasadının yapıldığı ve aşırı sıcakların olduğu bir zamandı. Çoğu insan bu savaşa çıkmak istemedi ve: “İnsanların hiç takati yokken Rumların üzerine mi gidilecek!" dediler. Saygın ve onurlu insanlar savaşa çıkarken münafıklar çıkmayıp geride kaldı. Aralarında da Resûlullah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) böylesi bir savaştan asla sağ olarak geriye dönemeyeceğini konuşmaya başladılar. Savaş konusunda hem kendileri mazeretler öne sürüp ağır davranırken diğer insanların da ağır davranmalarına sebep oldular. Müslümanlardan da sakatlık, yoksulluk gibi özürleri olanlar savaşa katılmadı. Hepsi de yoksul olan altı Müslüman Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) geldi ve savaştan geri durmak istemediklerini, kendilerine binek tedarik etmesini istediler. Ancak Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Size binek tedarik etme imkanım yok" karşılığını verdi. Onlar da yoksulluktan dolayı savaşa katılamamanın verdiği üzüntüyle gözyaşı dökerek geri döndüler. Bunlar Seleme oğullarından Amr b. Aneme, Mâzin b. en-Neccâr oğullarından Ebû Leylâ Abdurrahman b. Ka'b, Hârise oğullarından Ulbe b. Zeyd, Amr b. Avf oğullarından Sâlim b. Umeyr, Bekkâ oğullarından Heremî b. Abdillah ve Müzeyne kabilesinden Abdullah b. Amr adında biriydi. Ağlayarak geri dönenler bunlardı. Yüce Allah bunların cihad etmeyi sevdiklerini ve samimi bir şekilde katılmayı istediklerini görünce: “Güçsüzlere, hastalara ve sarfedecek bir şeyi bulunmayanlara, Allah ve Peygamberine bağlı kaldıkları müddetçe sorumluluk yoktur. İyi davrananlara sorumluluk olmaz. Allah bağışlayandır, merhamet edendir... Sorumluluk ancak, zengin oldukları hâlde senden izin isteyenleredir. Bunlar, geride kalanlarla birlikte olmaya razı oldular. Allah da kalplerini mühürledi. Artık onlar bilmezler" âyetlerigt indirdi. Bir ara Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) ashabından birkaç kişiyle birlikte Mescid'de iken Cedd b. Kays geldi ve: “Yâ Resûlallah! Savaşa katılmayıp burada kalmak için bana izin ver. Zira kadınsız yapamam ve yoksulum. Bunlar da özür sayılır" dedi. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Sen de hazırlan! Zira durumun iyi ve belki de bu savaşla Rum kızlardan birkaç tane elde edersin" buyurunca, Cedd: “Kalmama izin ver ve beni fitneye düşürme" dedi. Bunun üzerine peş peşe: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi. Cehennem, inkar edenleri şüphesiz kuşataçaktır" âyeti ile sonraki beş âyet nazil oldu. Sonrasında Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) ashabıyla birlikte yola düştü. Amr b. Avf oğullarından Ğaneme b. Vedîa da savaşa katılmayıp geride kalanlardan biriydi. Kendisine: “Durumun iyi olmasına rağmen neden Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile savaşa katılmadın?" diye sorulunca: “Lafa dalmış şakalaşıyorduk" dedi. Bunun üzerine Yüce Allah bu adam ile savaşa katılmayan diğer münafıklar hakkında peşpeşe: “Şayet kendilerine (niçin alay ettiklerini) sorsan, «Biz sadece lâfa dalmıştık ve aramızda eğleniyorduk» derler. De ki: “Allah'la, O'nun âyetleriyle ve peygamberiyle mi eğleniyordunuz?" âyeti ile sonrasındaki üç âyeti indirdi. Ebu'ş-Şeyh, Dahhâk'tan bildirir: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) Tebûk seferine çıkmak istediği zaman: “Rumlarla savaşalım ve inşallah onların kızlarını da ele geçiririz" buyurdu. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) insanları cihada teşvik etmek için bu kızların güzelliğini de anlatıyordu. Münafıklardan biri: “Yâ Resûlallah! Kadınları ne kadar sevdiğimi biliyorsun. Onun için izin ver de savaşa katılmayayım" deyince bu âyet nazil oldu. İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi..." âyetini açıklarken: “Kendilerini günah sokmamasını istemişler oysa böyle yapıp savaşa katılmayarak zâten günaha girmişlerdi" demiştir. İbnu'l-Münzir ve Ebu'ş-Şeyh'in bildirdiğine göre Katâde: “Onlardan, «Bana izin ver, beni fitneye düşürme» diyen vardır. Bilin ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdi..." âyetini açıklarken: “Kendilerini günah sokmamasını istemişler, oysa böyle yapıp savaşa katılmayarak zaten günaha girmişlerdi" demiştir. |
﴾ 49 ﴿