32

"Çok bağışlayan ve çok merhametli olan Allah'tan bir ağırlamadır."

Ebû Nuaym Sifatu'n-Nâr' da ve Beyhakî'nin el-Ba's' da Câbir'den bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Cennettekiler meclislerinde otururken Cennet kapısının yanında bir nur yükselir. Başlarını kaldırıp baktıklarında Yüce Allah'ın teşrif ettiğini görürler. Yüce Allah: «Bana isteklerinizi söyleyin!» buyurunca: «Senin rızandan başka bir şey istemeyiz» derler. Yüce Allah: «Zaten benim rızamla buraya yerleşip nimetlere nail oldunuz. Bunun yanında dileğiniz varsa söyleyin» buyurur. Cennettekiler: «Bu nimetlerden daha fazlasını isteriz» derler. Bunun üzerine bedenleri kırmızı yakuttan, dizginleri yeşil zebercet ile kırmızı yakuttan olan develer getirilir. Bu develerin üzerine bindirilirler. Develer her bir adımı gözün görebileceği en uzak noktaya kadar atarlar. Yine Yüce Allah'ın emriyle üzerinde meyvelerin bulunduğu ağaçlar gelir. Seçkin huriler de: «Bizler körpeyiz asla ihtiyarlayamayız. Bizler ebediyiz asla ölmeyiz. Bizler pek değerli müminlerin eşleriyiz» diyerek gelirler. Daha sonra Yüce Allah'ın emriyle yığın yığın beyaz miskler gelir ve üzerlerine adına «Musire» denilen bir koku saçar. Bu şekilde Adn Ceneti'ne varırlar ki burası da Cennetin orta yeridir. Melekler: «Rabbimiz! Geldiler» deyince, Yüce Allah: «Sadıklara merhaba! Merhaba bana itaat edenlere!» diyerek onları karşılar ve aradaki perdeyi kaldırır. Bu şekilde Yüce Allah'a bakar, Rahmân'ın nurunu temaşa ederler. Ona bakarken de birbirlerini artık göremezler. Daha sonra Yüce Allah: «Onları hediyelerle birlikte saraylarına geri götürün» buyurunca, geri götürülürler. Götürülünce de artık birbirlerini görmeye başlarlar. Yüce Allah'ın: «Çok bağışlayan ve çok merhametli olan Allah'tan bir ağırlamadır»' âyeti da bunu anlatmaktdır."

İbnu'n-Nccâr, Ebû Hureyre vasıtasıyla aynısını bildirir.

32 ﴿